Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/24991
Karar No: 2017/15604
Karar Tarihi: 14.12.2017

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/24991 Esas 2017/15604 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/24991 E.  ,  2017/15604 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVACILAR :
    BORÇLULAR : ..., ...

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçluların icra mahkemesine başvurularında; dayanak senedin taraflar arasındaki sözleşmeye istinaden verildiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece; bononun iki tarafa borç yükleyen 07.05.2015 tarihli “ev dışı kanalı satış sözleşmesi” kapsamında düzenlendiğinin tarafların kabulünde olduğu ve alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile borçlular açısından istemin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir.
    6102 sayılı TTK"nun 776. maddesi uyarınca; vade, bononun unsurlarından olsa da, aynı Kanun"un 777/2. maddesi gereğince, vadesi gösterilmemiş bir bono, görüldüğünde ödenmesi şart bir bono sayılır. TTK"nun 778. maddesinin göndermesi ile bonolarda da uygulanması gereken aynı Kanun"un 704. maddesine göre ise, görüldüğünde ödenecek bononun, düzenlenme tarihinden itibaren bir yıl içinde ödenmek üzere ibrazı zorunludur. Bir başka anlatımla, vade unsurunu taşımayan senedin, TTK"nun 704. maddesinde belirtildiği üzere, görüldüğünde ödenecek bono olarak düzenlendiğinin kabulü gerekeceğinden, bu eksiklik senedin bono olma vasfını etkilemez. Vadesi gösterilmemiş bononun bir yıl içinde ibraz edilmemiş olması, zamanaşımı müddeti dolmadıkça senet keşidecisini sorumluluktan kurtarmaz. Senedin süresi içinde, yani keşide tarihinden itibaren bir yıl içinde ibraz edilmemesi, vadenin geçirilmesi hükmünde olup, bu halde rücu hakkı düşeceğinden cirantalara müracaat edilemez. Fakat zamanaşımı süresi dolmadıkça senedi düzenleyen borçlunun sorumluluğu devam eder (Poroy/Tekinalp; Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Genişletilmiş 15. bası, s. 121, İstanbul 2001).
    Somut olayda, 27/11/2015 tarihli takipte, takip dayanağı bono 07/05/2015 düzenlenme tarihli olup, vade unsurunu taşımadığından, görüldüğünde ödenecek bono vasfındadır. Takip borçluları, bonoyu düzenleyen (keşideci) ve aval veren olup, düzenlenme tarihinden itibaren 1 yıllık ibraz müddeti (ve onun bitiminden itibaren 3 yıllık zamanaşımı süresi) içinde takibe geçildiğine göre, borçlular hakkındaki takipte bir usulsüzlük bulunmadığından, müracaat hakkının düştüğünden bahsedilemez.
    Bu nedenle mahkemenin, senette vade tarihinin yazılı olmaması nedeni ile re’sen yapmış olduğu kambiyo vasfına yönelik tespiti yerinde değildir.
    Ancak, somut olayda, takibe konu senedin, taraflar arasında 07.05.2015 tarihinde düzenlenen, iki tarafa borç yükleyen sözleşmeye dayalı olarak verildiği iddia edilmiş olup, borçluların başvurusu, bu hali ile İcra ve İflas Kanunu’nun 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olmakla, itiraz hakkında İİK"nun 169/a maddesinin uygulanması gerekmekte olup, anılan maddenin 5. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir.
    Mahkemece, İİK"nun 169/a-5. maddesi uyarınca borçlular hakkındaki takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 31/03/2016 tarih ve 2015/928 E. - 2016/248 K. sayılı kararının hüküm bölümünün “1” nolu bendinde yer alan, ".... iptaline" sözcüğünün karar metninden çıkarılmasına, yerine "İİK"nun 169/a-5. maddesi gereğince durdurulmasına" cümlesinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi