Esas No: 2021/3
Karar No: 2022/4762
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3 Esas 2022/4762 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalı şirketin para toplayarak yüksek faiz vaadiyle yatırımcıları kandırdığını, müvekkilinin de para verdiğini ancak geri alamadığını ileri sürerek alacak talebinde bulundu. İlk derece mahkemesi, davanın karar verilmesine yer olmadığına hükmetti. Tarafların temyiz itirazlarını inceleyen Hukuk Dairesi, davacı ve davalı şirket vekillerinin tüm temyiz itirazlarını reddetti ve ilk derece mahkemesinin kararını onadı. 7194 sayılı Yasa'nın 41. maddesiyle 3332 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 4. maddesi gereğince dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedildi. Kararda zamanaşımı def'i ve hak düşürücü süre itirazının sonuca etkili olmadığı belirtildi. Kararda ayrıca, 3.815 TL duruşma vekalet ücreti taraflardan alındıktan sonra yek diğerine verileceği, 26.30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınacağı belirtildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23.09.2020 tarih ve 2020/244 E. - 2020/749 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından duruşmalı, davalı şirket vekili tarafından duruşmasız olarak istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 13.06.2022 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı ...Ş. vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin yurt dışında birçok ülkede yatırılan paraların istenildiği her an geri çekilebileceği ve karşılığında yüksek oranda faiz verileceği vaadi ile para topladığını, müvekkilinin de davalı şirkete para verdiğini ancak verilen paranın bir türlü geri alınamadığını ileri sürerek müvekkilinin davalı şirkete ortak olmadığının tespiti ve alacak talep etmiştir.
Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesinc uyulan bozma ilamı sonrasında yapılan yargılamada davanın 05.12.2019 tarihinde 7194 sayılı Yasa’nın 41. maddesiyle 3332 sayılı Yasa’ya eklenen geçici 4. maddesi kapsamında olduğu gerekçesiyle açılan dava ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve 7194 sayılı Yasa'nın 41. maddesiyle 3332 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 4. maddesi gereğince dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermekle yetinilmesi gerekirken davalı şirketin tarafın ileri sürdüğü zamanaşımı def’inin ve hak düşürücü süre itirazının incelenmesinin sonuca etkili olmamasına ve davacının işlem tarihinde hukuki ehliyetinin bulunmadığının ispatlanamamış olmasına göre, davacı ve davalı şirket vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı ve davalı şirket vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan alınarak yek diğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 13/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.