17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/12694 Karar No: 2016/1844 Karar Tarihi: 17.02.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/12694 Esas 2016/1844 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/12694 E. , 2016/1844 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, 28.08.2007 tarihinde davalı ....’ye kasko poliçesi ile sigortalı müvekkiline ait çekicinin tamamen sürücünün kusuruyla birden çok araca çarptığını, meydana gelen trafik kazasında aracın hasar gördüğünü fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğunu belirterek 10.000,00 TL’nin muaccel olduğu tarihinden itibaren işleyen avans faiziyle tahsilini istemiş, 13.12.2012 tarihli dilekçesi ile istemini 70.000,00 TL’ye ıslah etmiştir. Davalı vekili, davacı aracın ruhsat kaydında mülkiyet muhafaza kaydının bulunduğunu, lehine mülkiyet muhafaza kaydı bulunan kişinin onayı olmaksızın açılan davanın aktif husumet nedeniyle reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacı vekilinin verilen kesin sürelere rağmen dain mürtehin sahibi ....’nin davaya muvafakat ettiğine dair hukuken geçerli muvafakatnameyi dosyaya ibraz edemediğinden davanın aktif husumet yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davaya konu sigortalı çekici üzerinde ....’nin rehin hakkının bulunduğu anlaşılmıştır. Mülga 6762 sayılı TTK’nin 1269. maddesi uyarınca, malı rehin alan kimse sıfatıyla o mal üzerindeki menfaatini kendi adına sigorta ettirebileceği gibi, aynı Yasa’nın 1270. maddesi hükmüne göre, bir başkasının da rehin konusu malı rehin alan hesabına ve onun lehine sigorta ettirmesi mümkündür. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 879.maddesi gereğince, sigorta tazminatının öncelikle rehin hakkı sahibine verilmesi veya açık muvafakatinin alınması gerekmektedir. ...
Somut olayda, dain mürtehin sıfatı ve rehin hakkı sahibi olan ...yetkilisinin davaya muvafakat ettiğine ilişkin 18.10.2012 tarihli yazının Şirket yetkilisinin kimlik tespitinin mevcut olmadığı,...muhabere numarasıyla gönderilen dilekçede anılan şirket yetkilisinin kimlik tespitinin bulunmadığından davacı vekilinin verilen kesin sürelere rağmen dain mürtehin ... davaya muvafakat ettiğine dair hukuken geçerli muvafakatnameyi dosyaya ibraz edemediğinden davanın aktif husumet yönünden reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Bu durumda mahkemece, davacıya kesin mehil verme yerine dain mürtehin .... borcun ödenip ödenmediği, kalan borç miktarı, açılan davaya koşulsuz muvafakatinin olup olmadığı hususlarında usulüne uygun şekilde müzekkere yazılarak gelecek cevaba göre karar verilmesi yerine yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 17/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.