Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, K... Köyü Tüzel Kişiliği adına kayıtlı 555 ve 1502 parsel sayılı taşınmazların davalı Belediyenin, köyün hükmü şahsiyetinin sona erdiği gerekçesiyle aldığı encümen kararına dayanarak yolsuz olarak tahsisen Belediye adına tescil edildiğini, "Yeni K...." Köyü olarak tüzel kişiliğin devam ettiğini, tescilin  il idare kurulu kararına da dayanmadığını ileri sürerek, tapunun iptal ve tescili isteğinde bulunmuştur.
Davalı, çekişmeli taşınmazların Belediye sınırları içerisinde kaldığını, bildirip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların davalı Belediyeye tahsisen tescilinin yetkili organlarca alınan kararlara dayanmaksızın gerçekleştirildiği gerekçesiyle, tapuların iptali ile eski hale getirilmesine, tescil isteğinin reddine karar verilmiştir.
Karar, taraflarca süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
                                             -KARAR-
Dava, yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden dava konusu 1502 ve 555 parsel sayılı taşınmazların tarla vasfı ile 1959"da "K....Köyü  M...Ş... adına kadastroca tespit ve tescil edildiği, anılan taşınmazların 07.08.2006 tarihli encümen kararı ile 09.08.2006 tarihinde tashihen K.. Belediyesi adına sicil kaydının oluşturulduğu anlaşılmaktadır.
Davacı, "K...Köyü"nün Hükmü Ş..." sona ermeksizin "Yeni K...Köyü" olarak tüzel kişiliğini devam ettirdiğini, oysa davalı Belediyenin, köyün hükmü şahsiyetinin sona erdiği gerekçesiyle aldığı encümen kararı doğrultusunda dava konusu taşınmazları adına yolsuz tescil ettirdiğini ileri sürerek, eldeki davayı açmıştır.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların davalı Belediye adına tashihen yapılan tescillerinin iptali ile tapuların eski hale getirilmesine karar verilmişse de hükme yeterli bir araştırmanın yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.
Şöyleki, çekişmeli taşınmazların davacı köy tüzel kişiliğinin idari sınırları içinde mi, yoksa davalı belediye sınırlarında mı kaldığı belirlenmemiştir.
Oysa, uyuşmazlığın çözümü için anılan hususun açıklığa kavuşturulması gerekeceği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca, mahallinde uzman bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılarak çekişmeli taşınmazların hangi tüzel kişiliğin idari sınırları içerisinde  kaldığının kuşkuya yer bırakmayacak biçimde  saptanması, infaza elverişli rapor ve kroki alınması, dava konusu taşınmazların davacı köy tüzel kişiliğinin idari sınırları içinde kaldığının belirlenmesi halinde sicilin yolsuz tescil niteliğinde  olduğu gözetilerek davanın kabul edilmesi, yok eğer davalı belediye sınırları içinde kaldığının belirlenmesi halinde ise, davalı adına oluşan sicilin "Sınır Anlaşmazlığı, Mülki Ayrılma ve Birleşme ile Köy Kurulması ve Kaldırılması Hakkındaki Yönetmelik" hükümlerine uygun biçimde oluşturulup oluşturulmadığının araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.
Tarafların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edenlere geri verilmesine,  03.03.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.