Kasten yaralama - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/604 Esas 2016/4439 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/604
Karar No: 2016/4439

Kasten yaralama - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/604 Esas 2016/4439 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi, sanıkların seyyar balonculuk yapan katılanın balonlarına elkoymak istemeleri üzerine meydana gelen tartışmadan sonra şikayetçinin sanıklara direnmesi sonucunda sanıkların şikayetçiyi araçlarına alarak park ve bahçeler müdürlüğünün deposuna götürdükleri ve burada şikayetçiyi darp ettikleri için kasten yaralama suçundan hüküm giydiği mahkeme kararıdır. Ancak soyadının yanlış yazıldığı, cezaların alt sınırdan belirlendiği, TCK'nun haksız tahrik hükümlerinin sanıklar lehine yeterli delil olmadan kullanıldığı, 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı gözetilerek değerlendirilmesi gerektiği gerekçeleriyle karar bozulmuştur. Kararda yer alan kanun maddeleri TCK'nun 86, 87, 29, 53 ve CMUK'nun 321. maddeleridir.
8. Ceza Dairesi         2016/604 E.  ,  2016/4439 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Hükümlülük
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Bozmaya uyularak; yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen kanıtlara, mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre katılan vekilinin suç vasfına, sanık ... müdafiinin, meşru savunmaya, suç kastı olmadığına; sanık ... müdafiinin ise, suçun sabit olmadığına yönelik yerinde görülmeyen sair itirazlarının reddine, ancak:
1- Hüküm fıkrasında sanık ..."in soyadının ... yerine ... olarak yazılması,
2- Kasten yaralama eylemi nedeniyle, sanıklar hakkında TCK.nun 86. ve 87. maddeleri gereği ceza tayin edilirken, katılanda hayati tehlike ve sol böbrek ile dalağın işlevinin yitirilmesinin meydana gelmesi şeklinde iki nitelikli halin birlikte bulunması nedeniyle, temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerekirken, yazılı şekilde cezaların alt sınırdan belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,
3- Oluşa ve dosya kapsamına göre; katılanın sanıklara bıçakla direndiğine ilişkin tutulan tutanakta katılanın isim ve imzasının bulunmaması, tutanağı sanıklarla birlikte zabıta olan, tarafsız olmayan tanık ..."ın imzalaması, söz konusu bıçağın sanıklarca katılanın şikayetinden sonra teslim edilmesi, bıçak üzerinde teşhise elverişli bir iz bulunmadığının tespit edilmiş olması, tanıklar ... ve ..."ın katılanın sanıklara bıçakla direndiğine dair bir beyanlarının bulunmaması karşısında; sanıklar lehine haksız tahrikin şartlarının gerçekleşmediği gözetilmeden, dosya kapsamına uygun düşmeyen, yetersiz gerekçeyle sanıklar hakkında TCK.nun 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,

4- 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının; Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gözetilerek yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, katılan ... ile şikayetçi ... vekili ve sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 04.04.2016 gününde 3 no"lu bozma yönünden oyçokluğu diğer bozma nedenlerinde oybirliğiyle karar verildi.
KISMİ KARŞI OY

... Belediyesinde zabıta memuru olan sanıkların seyyar balonculuk yapan katılanın balonlarına el koymak istemeleri üzerine meydana gelen tartışmadan sonra şikayetçinin sanıklara direnmesi üzerine sanıkların şikayetçiyi araçlarına alarak park ve bahçeler müdürlüğünün deposuna götürdükleri burada şikayetçiyi darp ettikleri olayda;
Müştekinin sanıklara direndiğine ilişkin 12.04.2008 tarihli olay tutanağı, direnmede kullanılan ve sanıklar tarafından el konulan bıçağa ait emanet kaydı, tarafsız tanık ..."ın 26.02.2015 tarihli talimatla alınan ifadesinde katılanın balonlarını vermemek için zabıtalara direndiğine ilişkin anlatımı, sanıkların tüm aşamalardaki katılanın kendilerine mukavemet ettiğine dair savunmaları ve bu savunmalarının aksinin ispatlanamamış olması karşısında; yerleşik Yargıtay uygulamaları ve kamu görevlilerinin de TCK.nun genel hükümler bölümünde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinden koşulların bulunması halinde faydalanmalarının mümkün olması nazara alınarak, sanıkların kasten yaralama eylemlerinin haksız fiilin meydana getirdiği hiddet ve şiddetli elemin etkisi altında işlediklerinin kabulü ile sayın çoğunluğun dosya içeriğine uygun düşmeyen haksız tahrik koşullarının oluşmadığına ilişkin 3 no"lu bozma düşüncelerine katılmıyoruz. 04.04.2016

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.