MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Katılanlar ... ve ...’ın soruşturma aşamasında, tanık ...’ın da tüm aşamalarda alınan ifadelerinde, sanık ...’ın elinde kaleşnikof marka silah olduğunu belirtmeleri, katılanların duruşma aşamasında ise aynı tüfeğin temyiz kapsamında olmayan sanık ...’ın elinde olduğuna dair ifadeleri karşısında, hangi gerekçelerle tüfeğin sanık ...’nn elinde olduğu delillere dayalı biçimde açıklanmadan, yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Hükmün gerekçe kısmında sanığın eyleminin TCK’nın 106/2-a-c maddelerindeki suçu oluşturduğu belirtilmesine karşın, hüküm kısmında aynı Kanunun 106/2-a maddesi uyarınca ceza tayin edilmek suretiyle çelişkiye yol açılması,
b) Olay tarihinden önce sanıklar ile katılanlar arasında taşınmaz meselesi yüzünden anlaşmazlık bulunduğu ve sanıkların bu anlaşmazlık nedeni ile katılanların evine gittiklerinin kabulü karşısında, TCK’nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
c) (1) nolu bozma dikkate alındığında; olay sırasında sanık ...’ın elinde silah olup olmadığı netleştirilmeden “suçun işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, sanıkların kasta dayalı kusuru” şeklindeki gerekçeyle alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.