22. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/32370 Karar No: 2020/8070 Karar Tarihi: 29.06.2020
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/32370 Esas 2020/8070 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/32370 E. , 2020/8070 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, davacının 07.10.2002 tarihinden ihtarname ile iş sözleşmesinin feshedildiği 31.12.2014 tarihine kadar kesintisiz davalı şirkette çalıştığını, ilk işe kurye olarak girdiğini ardından müşteri temsilcisi olarak çalıştığını, ... ve ... Şubelerinde Şube Müdür Yardımcısı olarak 7-8 ay çalıştığını ve 2004/Mayıs ayında Şube Müdürlüğü görevine getirildiğini, müvekkile sözleşmeler imzalatıldığını, her ne kadar sözleşmeler acente başlığı altında düzenlenmişse de hiçbir zaman yasal düzenlemeler ile acentelere sağlanan imkanların verilmediğini, fiilen merkezin emir ve talimatları ile şubenin işleyişini sağlayan davacının resmi evraklar üzerinde acente gibi gösterildiğini, iş akdinin işverence haksız nedenle feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai ,ulusal bayram genel tatil ve yıllık izin ücretleri ile kötü niyet tazminatının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince, yazılı gerekçeye dayanılarak kötü niyet tazminat talebinin reddiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-İşçinin fazla çalışma alacağından indirim yapılması konusunda yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtayca son yıllarda indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Bu indirim, dosyadaki delillerin durumu ve niteliğine göre yapılması gerekli uygun bir indirimdir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline, işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma ücreti miktarına göre takdir edilmelidir. Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Somut olayda, Mahkemece, tanık beyanlarına dayanılarak hesaplanan fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil alacağından % 50 oranında indirim yapılmıştır. Takdiri delil niteliğindeki tanık beyanlarına dayanılarak hesaplanan fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil alacağı ücretlerinden indirim yapılması yerinde ise de, yapılan % 50 oranındaki indirim dosyadaki delil durumu dikkate alındığında fahiş miktardadır. Mahkemece davacının işyerinde yaptığı işin niteliğine, çalışma süresine ve hesaplanan fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti miktarlarına göre, % 30"dan aşağı olmamak üzere uygun bir indirim yapılmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.06.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.