8. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/2744 Karar No: 2012/3339 Karar Tarihi: 26.04.2012
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/2744 Esas 2012/3339 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2012/2744 E. , 2012/3339 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R
HMK.nun 367/2. maddesine göre, kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili aynı haklara ilişkin ilamlar kesinleşmedikçe icra takibine konu edilemezler. Ayrıca, boşanma kararının eklentisi olan tazminat vs. alacaklara ilişkin hükümler de aynı kurala tabidirler. Ancak boşanma hükmünün kesinleşmiş olması halinde bu ilamla birlikte hükmedilmiş olsa bile maddi ve manevi tazminata ilişkin kısımlar kesinleşmeden takibe konu edilebilir. (HGK. 28.02.2001 tarih 2001/12-206 E. 2001/217 K. ve HGK. 22.10.2008 tarih 2008/12-656 Esas, 2008/638 sayılı Kararları) Takibe konu edilen Bünyan Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.07.2010 tarih ve 2002/228 E. 2010/114 K. ilamda davacının ... ve arkadaşları, davalıların Ömer Keskin mirasçıları dava konusunun meni müdahale ve ecrimisil olduğu birleşen davanın davacısının ise Ömer Keskin mirasçıları davalının ... davanın konusunun ise tapu iptali tescil, mümkün olmadığı takdirde taşınmazların satış bedelinin talebi yönünde olduğu görülmektedir. Söz konusu tapu iptali tescil ve satış bedeline ilişkin dava birleştirme kararından önce Bünyan Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/212 Esas 2006/11 sayılı kararı ile hükme bağlanmış, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 09.11.2006 gün 2006/6731-6777 Esas ve Karar sayılı ilamı ile tapu iptali ve tescili talebinin reddine ilişkin hükümde isabetsizlik bulunmadığı belirtilerek hükmün bu kısmı onanmıştır. Bozma doğrultusunda satış bedeli talebinin zamanaşımına uğramadığından dava, takibe konu dava ile birleştirilip karar verilmiştir. Böylece tapu iptali tesciline ilişkin ret kararı Yargıtay tarafından onanmış tashihi karar edilmeyerek kesinleşmiştir. Yargıtay"ın kararına uyarak yargılamaya devam eden mahkemece, “Davalı-birleşen dava davacısının davasının kısmen kabulüne, 7.673,80 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte birleşen dava, davalısından alınarak birleşen dava, davacısına verilmesine, davacı-birleşen dava, davalısının davasının kısmen kabulüne, 7.673,80 TL ödenene kadar hapis hakkı tanınmak suretiyle kabulü ile davalının müdahalenin menine ecrimisil talebinin reddine ” karar verilmiş ve bu ilam takibe konu edilmiştir. Takip dayanağı ilam, taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin olmayıp satış bedeline ilişkin alacak ilamı niteliğinde olduğundan HMK 367/2 maddesi kapsamında kalmadığından kesinleşmeden takibe konu yapılabilir. Mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin kabulü ile takibin iptaline yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 26.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.