Hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/19118 Esas 2012/9077 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi
Esas No: 2010/19118
Karar No: 2012/9077
Karar Tarihi: 10.04.2012

Hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/19118 Esas 2012/9077 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bursa 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 30/04/2008 tarihli 2007/545 (E) ve 2008/278 (K) numaralı kararına göre, sanık katılanlardan kaynaklanan haksız hareket nedeniyle hakaret suçu işlemiştir. Ancak, özel tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, TCK'nın diğer maddeleri uygulanmış ve sanık hükümlü olmuştur. Ayrıca, sanığın her iki katılana karşı tek bir fiile hakaret suçu işlediği halde, katılan sayısı kadar hükümlülük kararı verilerek fazla ceza tayini yapılmıştır. Sanık hakkında verilen hapis cezasının da aynı kanunun gereği çevrilmesi gereken seçenek yaptırımlarından birine çevrilmemiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararı da göz önünde bulundurularak, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurulup hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağına karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri TCK 129., 29., 125/1, 43/2 ve 50. maddeleridir.

2. Ceza Dairesi 2010/19118 E. , 2012/9077 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 2 - 2008/234697
MAHKEMESİ : Bursa 1. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/04/2008
NUMARASI : 2007/545 (E) ve 2008/278 (K)
SUÇ : Hakaret

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanlardan kaynaklanan hangi haksız eylem nedeniyle sanık lehine tahrik hükümlerinin uygulandığının belirtilmemesi karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Katılanlardan kaynaklanan haksız hareket nedeniyle sanığın hakaret ettiğinin kabul edilmesi karşısında, hakaret suçu yönünden özel tahrik hükümlerini düzenleyen TCK 129. maddesinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, TCK’ nın 29. maddesinin uygulanması,
2- Sanığın her iki katılana karşı tek bir fiile hakaret suçunu işlediğinin anlaşılması karşısında, TCK" nın 125/1, 43/2 maddeleri uyarınca hükümlülük kararı verilmesi gerekirken, katılan sayısınca iki kez hükümlülük kararı verilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
3- Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan sanık hakkında hükmolunan 18 günlük hapis cezalarının, TCK’ nın 50. maddesinin 3. fıkrası gereğince, aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
4- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/ 11-250 2009/13 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde nazara alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı, olayda katılanların tazminat istemleri bulunmadığı gibi dosyaya yansıyan maddi bir zararlarının da belirlenemediği ve sanığın adli sicil kaydına esas ilamın silinme şartları gerçekleştiğinden engel oluşturmadığı gözetilerek; 5271 sayılı CMK’ nın 231. maddesinin 6. fıkrasının ( b ) bendi uyarınca, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda oluşacak kanaate göre hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılamayacağına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden; “...katılanın zararını gidermediğinden...” şeklinde, yasal olmayan, yetersiz gerekçeyle sanık hakkında aynı kanunun 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi (BOZULMASINA), 10/04/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.