Esas No: 2021/3032
Karar No: 2022/4815
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3032 Esas 2022/4815 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Küçükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, davacı ile davalı arasındaki gıda alım satım ilişkisinde çek ödemesine ilişkin anlaşmazlık yaşandı. Davacı, davalı şirkete 58.120,62 TL borcunun olmadığını ve sadece bakiye borcunun 18.621,26 TL olduğunu iddia etti. Birleşen davada ise, müvekkilinin dava dışı keşideci tarafından zorla ödettirilen 58.120,62 TL bedelin sadece 39.490,36 TL'sini ödemesinin gerektiğini savundu. Yargıtay, davacının iyi niyetli hamil konumunda olduğu ve şahsi defilerin ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle asıl davada hüküm verilmesine yer olmadığına karar verdi. Birleşen davada ise, davalı şirketin sadece 39.490,36 TL'nin tahsil edilmesi gerektiğini kabul edildi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 421, 355 uyarınca karar verildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Küçükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 11.12.2020 tarih ve 2020/327 E. - 2020/466 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili asıl davada; davacı ile davalı arasındaki gıda alım satım ilişkisi olduğunu, davacının davalıya 30.10.2011 ödeme tarihli ve 58.120,62 TL bedelli çeki verdiğini, ancak müvekkilinin ticari defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda davalı şirkete bakiye borcunun 18.621,26 TL olduğunu öğrendiğini, bunun üzerine davalı şirketle irtibat kurulmaya çalışıldığını, davalı şirkete bakiye borcun ödenmek istendiğini bildiren Kadıköy 17. Noterliğince 14.09.2011 tarihli ihtarnamenin gönderildiğini ancak tebliğ edilmediğini, müvekkilinin borcu çek bedeli kadar olmadığı halde bu çeki geri de alamadığını ileri sürerek müvekkilinin davalı şirkete 58.120,62 TL borçlu olmayıp 18.621,26 TL bakiye borcu bulunduğunun tespitine, birleşen davada ise; haciz baskısı altında müvekkili tarafından davalı ... ... A.Ş.’ye çek bedelinin ödendiğini, davalı ...Ş.’nin çeki davalı diğer şirketten temlik almış olması sebebiyle davalı Hamurel'e karşı ileri sürülebilecek defilerin bu davalıya karşı da ileri sürülebileceğini ileri sürerek müvekkili şirketin haksız ve mesnetsiz olarak haciz baskısı altında ödemek zorunda kaldığı 58.120,62 TL bedelden müvekkilinin borcu bulunmayan 39.499,36 TL’sini ödeme gününden itibaren işleyecek olan ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Hizmetleri A.Ş. vekili; müvekkilinin dava konusu çeki iyiniyetli olarak davalı Hamurel ... Şti.'den devraldığını, davalı Hamurel ile müvekkili arasında faktoring sözleşmesinin imzalandığını, faktoring akdi kapsamında dava konusu çekin 08.04.2011 tarihinde ciro ile müvekkiline teslim edildiğini, davacının davalı Hamurel ile arasındaki ticari ilişkiden doğan kişisel def'ilerini çeki iyiniyetli olarak devralan müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Davalı Hamurel..Ltd. Şti. davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece, Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; davacısının keşidecisi olduğu çeki temlik alan şirketin faktoring şirketi olması sebebi ile kambiyo hukuku kapsamında iyi niyetli hamil konununda olup şahsi defilerin ileri sürelemeyeceği düzenlemesi kapsamında değerlendirme yapılamayacağını, yine davalı şirket tarafından davacı aleyhine açılmış bir takip de bulunmadığından çek bedelinin dava dışı keşideci tarafından da ödendiğinin kabulu ile istirdata dönüşümden bahsedilemeyeceğinden, davalı ... şirketinin borçlu olunmadığı halde dava dışı keşideci tarafından ödenen bedel yönünden sebepsiz olarak zenginleştiğinin kabulü gerektiğini, mahkemenin ilk ilamında, asıl ve birleşen davada davalı Hamurel şirketine yönelik verilen hükümler bozma konusu yapılmayıp kesinleştiğinden bu hususlarda yeniden karar verilmesine yer olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle asıl davaya yönelik verilen hükümler ile birleşen davada davalı Hamurel Gıda'ya yönelik verilen hükümler bozma konusu yapılmayıp kesinleştiğinden bu hususlarda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dosya yönünden davalı ... ... A.Ş. aleyhine açtığı davanın kabulü ile, asıl dava yönünden tahsilde tekerrüre esas olmamak şartı ile 39.490,36 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte alınarak davacı yana verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, birleşen dosya davalısı Sümer A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, birleşen dosya davalısı Sümer A.Ş. vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, birleşen dosya davalısı Sümer A.Ş. vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2.023,29 TL temyiz ilam harcının temyiz eden birleşen davada davalıdan alınmasına, 13/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.