Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkil şirkete zmms poliçesi ile sigortalı, davalıya ait araçla dava dışı ehliyetsiz sürücü yönetiminde seyretmekte iken kusurlu olarak sebep olduğu trafik kazasında park halindeki araca çarpmak suretiyle verdiği 6.996 TL hasarın, davacı tarafından zarar görene ödendiğini, doğan rucüen tazminatın tahsili için takip başlatıldığını ancak takibin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu belirterek davalının itirazının iptaline ve takibin devamına, karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, olayda ...."in rızası hilafına çantasından alınan anahtarla aracın kullananın bilahare kaza yaptığını, .... ile sigorta genel şartlarının 3.maddesi gereği aracın çalınması halinde sebep olunan zararın sigorta kapsamında olmadığını, belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan kanıtlara Göre, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi kapsamında dava dışı zarar görenlere ödenen tazminatın kendi sigortalısından rücuen tahsili için yürütülen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. ...numaralı dava konusu sigortalı aracın çalınma iddiası ile başlatılan soruşturma dosyasında tanıkların vermiş olduğu ifadelerde ...."in kendi rızası ile anahtarı şüpheliye verdiğini, hatta ... şüphelinin önce arabayı çalıştıramadığını sonra gelip müştekiye aracı nasıl çalıştırabileceğini sorduğunu bunun üzerine müşteki ...."in aracı nasıl çalıştıracağını tarif ettiğini şüphelinin de tekrar giderek aracı çalıştırıp gittiğini ve sonrasında kaza yaptığını beyan etmişlerdir ve soruşturma dosyasında tanık beyanlarına göre olayda suçun kanuni unsurları oluşmadığından 29.05.2012 tarihinde Kovuşturmaya Yer Olmadığına karar verildiği görülmüştür. Bu durumda davalının, sigortalı aracın rıza dışı elden çıktığı iddiasının ispat edilemediğinin kabulü gerekmektedir. KTK"nun 95. maddesinde; "Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir" hükmüne yer verilmiştir. ... Şartları B.4-c fıkrasında, tazminatı gerektiren olayın, aracın ... hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından sevkedilmesi sonucunda meydana gelmesi halinde, sigortacının işletene kusur oranında rücu edebileceği belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece, dava konusu sigortalı aracın rıza dışı elden çıktığı iddiası davalı tarafından ispat edilemediğinin kabulü ile, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda ehliyetsiz sürücünün sevk ve idaresindeyken kaza meydana geldiğinden davacı sigortacının sigortalıya, sürücünün kusuru oranında rücu hakkının bulunduğundan davanın esasına girerek sonucuna göre karar vermek gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 17/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.