17. Hukuk Dairesi 2016/339 E. , 2016/1765 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; müvekkillerinin desteği ..."in yolcu olarak bulunduğu aracın karıştığı iki taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı eş ve çocuklar toplam 3.500 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 30.12.2013 tarihinde harcını tamamlamak suretiyle talebini davacı ... için 105.683,98 TL, ... için 8.688,09 TL, ... için 8.688,09 TL, ... için 2.276,93 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı .... vekili; kaza tarihindeki zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin limitinin ölüm ve sakatlanma halinde 225.000 TL ile sınırlı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti dahilinde zorunlu trafik sigortası bulunmayan araç sürücüsünün kusur oranı ve gerçek zarar miktarı ile sınırlı olduğunu öne sürerek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... şirketi vekili; kazaya karışan ....plakalı aracın müvekkili nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı müvekkili şirkete ihbarda bulunulmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davacılar .., ... , ... ve ... tarafından açılan davanın kabulü ile, davacı ... için 105.683,98 TL, ... için 8.688,09 TL, ... için 8.688,09 TL, ... ...için 2.276,93 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve davalı ... AŞ."nin sorumluluğunun poliçe limite ile sınırlı olma kaydı ile davalılardan tahsiline, davacı ... tarafından açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; davacılar murisinin ölümü nedeni ile 6098 sayılı TBK."nun 53. maddesi gereğince destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Desteğin küçük çocuklarının bakım ihtiyacından ne zaman kurtulacağını tayin etmek çocuğun yaşadığı yöreye, sosyal çevreye, çocuğun özelliklerine, cinsiyetine, ailenin sosyal ve ekonomik durumuna göre değişmektedir. Hakim, her somut olayda, destek ölmeseydi, ne kadar süre ile destek olacak idiyse bu süreyi destek süresi olarak kabul eder. Ana-babaya yardımda, onların yaşama süreleri; çocuklara yardımda ise, çocukların çalışmaya başlama süresi esas alınır. Çocuklarda, kız veya erkek olmalarına, yüksek öğrenim yapıp yapmamalarına göre farklı süreler kabul edilmektedir. Bunun dışında kız çocukları için genellikle, çalışmaya başlama veya evlenme ile destek ihtiyacı ortadan kalkar. Mahkemece hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda desteğin, davacı kız çocuklarına 26 ve 28 yaşa kadar destek olacağı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Yerleşik ve kabul gören uygulamaya göre kız çocuklarının 22 yaşına kadar destek alacağı dikkate alınarak destek tazminatı hesaplanmasının gerekmesi ve davacılar ... ile ..."a ölen ..."un destekte bulnduğu ispatlanamadığından bu husus gözden kaçırılarak yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı .... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 16/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.