Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/20037
Karar No: 2017/11270
Karar Tarihi: 06.07.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/20037 Esas 2017/11270 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2015/20037 E.  ,  2017/11270 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davannı reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalının 2008-2009 yıllarına ait yakıt borcunu ödememesi nedeniyle hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı, davanın birden çok binanın ortak ısıtma sistemine geçiş olarak adlandırılabilecek bir hizmet alımına dayalı sözleşmeden kaynaklanmasına rağmen, ortada kat mülkiyeti varmışcasına yasada hüküm bulunmayan bir konuda ortak giderler adı altında alacak hakkının varlığına dayandırıldığını, davanın 634 sayılı Kat Mülkiyeti yasası ve uygulama alanı ile bir ilgisinin olmadığını, kalorifer sistemine geçiş için alınmış ortak bir kararın olmadığını, bulunduğu apartmanda bazı dairelerin bu sisteme dahil bile olmadığını, bu nedenle apartmanda bazı dairelerin bu sisteme tabi olmadığı için halen odun-kömür yaktığı yada hiç ısıtma yapmadığı, başlangıçta bu sisteme katılan civar apartmanların tüm maliklerinin sisteme katıldığını varsayarak kendisinin de gelen ödeme emirlerini kabul ederek ödemelerde bulunduğunu, merkezi ısıtma sistemi site yönetimi kuruluş sözleşmesi başlıklı sözleşmeyi imzalamadığı gibi sözleşme içerdiğinden de haberdar olmadığını, kaldı ki yasal zorunluluktan kaynaklanmayan ve hizmet alım sözleşmesi niteliğinde olan bu sözleşmenin içeriğinin yasaya aykırı olduğunu, sisteme para ödemesine rağmen sistemden çıkamamasının sözleşme serbestisine aykırı olduğunu, sisteme giriş için gerekli olan bedeli ödemesiyle ömür boyu bu sistem içinde kalmak zorunda olmadığını, sistemden ayrılacağını dilekçe ile bildirdiği, dilekçesinin yönetimce alındığı ancak daha sonra dilekçesinin bulunmadığını belirttiklerini ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece,""...davalının kullanmış olduğu iddia edilen kalorifer tesisat sisteminin yalnızca bir binaya ilişkin olmayıp birbirine paralel tahminen üç sokakta bulunan bütün binaların ısınmasına ilişkin bir sistemin kurulu olduğu,sisteme dahil olmak için bina sakinlerinin imzalı muvafakatlarının alındığı ancak davacı vekilinin sunmuş olduğu muvafakat belgesinde davalının imzasının bulunmadığı, davacı tarafından kurulan bu sistemin çevre binalar sakinlerinden muvafakat edenlerce yararlanılarak tesisat döşemesinin
    yapıldığı, davalının beyanlarında kalorifer sisteminden bir müddet yararlandığını ancak yararlandığı bu dönem içerisinde düzenli olarak ödemelerini yaptığını beyan ederek buna ilişkin banka kayıtlarını mahkememize ibraz ettiği, tüm dosya kapsamı itibariyle dava konusu kalorifer sisteminin ve alacağının kat mülkiyet kanunu hükümlerine tabi olmayacağı kanaatine varıldığı, davacının davalının hangi dönemde kalorifer tesisatını kullandığını ve bu dönem içinde davalının borcunu ödemediğini ispat edemediği,yani icra takibine konu ısınma ücreti alacağının hangi döneme ait olduğunun ve davacının bu dönem içerisinde kalorifer tesisatından yararlandığını davacının ispat edemediği,sistemden bina sakinlerinden arzu edenlerin yararlandığı,kaldı ki davalının kendi imkanları ile kalorifer tesisatını bağımsız bölümden keserek kullanmadığı..."" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Borç ilişkilerini düzenleyen Borçlar Kanununda borcun kaynakları; sözleşme, haksız fiil ve sebepsiz zenginleşme olarak gösterilmiştir. Sözleşme, iki tarafın hukuksal sonuca yönelik karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklamalarıyla meydana gelen hukuksal ilişkidir. Sözleşme hükümlerine aykırılık durumunda ise zarar gören zararının giderilmesini (tazminat) isteyebilecektir.
    Somut olayda, her ne kadar malik olduğu konutun merkezi ısıtma sistemine geçişi için düzenlenen merkezi ısıtma sistemi site yönetimi kuruluş sözleşmesinde davalının imzası bulunmuyor ise de, davalının kendi kabulünde olduğu üzere, sisteme giriş için gerekli bedeli ödediği, sistemden belli bir süre yararlandığı ve yararlandığı sürede yakıt bedelini ödemiş olduğu da göz önüne alındığında, davalının söz konusu sözleşmeye icazet verdiği açık olup, mahkemece; taraflar arasında bir sözleşme ilişkisinin kurulduğu kabul edilmeli ve uyuşmazlığın sözleşme hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
    Hal böyle olunca, mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular da dikkate alınarak, davalının merkezi ısıtma sistemi site yönetimi kuruluş sözleşmesine icazet vermiş olduğunun kabulü ile, söz konusu sözleşme hükümleri de dikkate alınarak, konusunda uzman bir bilirkişiden ayrıntılı, açıklayıcı, hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine açık rapor aldırılarak, davacının davalıdan isteyebileceği bedelin duraksamasız olarak belirlenmesi sağlanmalı ve hasıl olacak sonuç dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya uygun görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi