Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2017/9143 Esas 2018/7949 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/9143
Karar No: 2018/7949
Karar Tarihi: 19.04.2018

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2017/9143 Esas 2018/7949 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2017/9143 E.  ,  2018/7949 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Tehdit
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yerel mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi suretiyle CMK"nın 231/11. maddesine aykırı davranılmış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Ancak;
    1-Sanık hakkında, İzmir 16. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 25/03/2010 tarih ve 2009/696 Esas, 2010/403 Karar sayılı ilamıyla CMK"nın 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süreyle denetim süresi uygulanmasına dair kararın 22/04/2010 tarihinde kesinleşmesinden sonra, İzmir 13. Sulh Ceza Mahkemesinin 23/01/2013 tarih ve 2011/922 Esas, 2013/57 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmakla, sanık hakkında hükmedilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının CMK 231/11. maddesi anlamında kesin hüküm niteliğinde olmadığı gözetilmeden, CMK"nın 231/11. maddesine aykırı şekilde karar verilmesi,
    2-Açıklanmasına karar verilecek yeni hükmün Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, Anayasanın 141/3. ve 5271 sayılı CMK"nın 34, 230, 232 ve 289/1-g. (1412 sayılı CMUK"un 308/7.) maddelerine aykırı davranılarak gerekçesiz hüküm kurulması,
    3-Kabule göre de;
    02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 19/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.