Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2928
Karar No: 2018/7931
Karar Tarihi: 19.04.2018

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2018/2928 Esas 2018/7931 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2018/2928 E.  ,  2018/7931 K.

    "İçtihat Metni"



    Mala zarar verme, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma ve silahla tehdit suçlarından şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 06/12/2017 tarihli ve 2017/59279 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin Adana 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 30/01/2018 tarihli ve 2018/1020 değişik iş sayılı kararı, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 06/03/2018 gün ve 94660652-105-01-1987-2018-KYB sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16/03/2018 gün ve 2018/21672 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daireye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
    Kanun yararına bozma isteyen ihbarnamede;
    Adana 2. Sulh Ceza Hâkimliğince, ikamette mevcut olan güvenlik kamera sisteminin kayıt yapıp yapmadığı araştırılmadan karar verildiği gerekçesiyle itirazın kabulü ile kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 6545 sayılı Kanun"un 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” ile şeklindeki düzenleme karşısında, Sulh Ceza Hâkimliğince soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmesi ve Cumhuriyet savcılığınca söz konusu bu hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra şüpheliler hakkında itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, doğrudan kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın ortadan kaldırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    I-Olay:
    Mala zarar verme, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma ve silahla tehdit suçlarından şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 06/12/2017 tarihli ve 2017/59279 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin Adana 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 30/01/2018 tarihli ve 2018/1020 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 6545 sayılı Kanun"un 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” ile şeklindeki düzenleme karşısında, Sulh Ceza Hâkimliğince soruşturmanın genişletilmesi
    kararı verilmesi ve Cumhuriyet savcılığınca söz konusu bu hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra şüpheliler hakkında itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, doğrudan kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın ortadan kaldırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle kanun yararına bozmaya konu edildiği anlaşılmıştır.
    II-Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
    Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 06/12/2017 tarihli ve 2017/59279 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itiraz üzerine, eksik soruşturma yapılması durumunda, merciince doğrudan itirazın kabulüne mi yoksa soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmek suretiyle dosyanın Cumhuriyet başsavcılığına gönderilerek söz konusu eksiklik giderildikten sonra itirazla ilgili bir karar verilmesinin mi gerektiğinin belirlenmesine ilişkindir.
    III-Hukuksal Değerlendirme:
    Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesinin 1. fıkrasında, "Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. "2. fıkrasında, "Cumhuriyet savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür." 170. maddesinin 2. fıkrasında, “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler." 172. maddesinin 1. fıkrasında, “Cumhuriyet savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir.” hükümleri düzenlenmiştir.
    CMK"nın 173. maddesi " (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.
    (2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
    (3) (Değişik fıkra: 18/06/2014-6545 S.K./71. md) Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet savcısına gönderir. Cumhuriyet savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
    (4) (Değişik fıkra: 25/05/2005-5353 S.K./26.mad) Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
    (5) Cumhuriyet savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu Madde hükmü uygulanmaz.
    (6) (Değişik fıkra: 2/1/2017 - 680 S.K.H.K./11. md) İtirazın reddedilmesi halinde aynı fiilden dolayı kamu davası açılabilmesi için 172 nci maddenin ikinci fıkrası uygulanır." biçimindedir.
    Yukarıda yer verilen düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, Ceza Muhakemesi Kanununun “soruşturma” başlıklı 2. kitabında, Cumhuriyet savcısının suç soruşturmasına ilişkin süreci nasıl yürüteceği ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi durumunda, itirazı incelemekle görevli mahkemenin görevleri açık bir şekilde düzenlenmiş bulunmaktadır.
    Bu çerçevede, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı itiraz üzerine inceleyen mahkeme, kamu davası açılması için yeterli delil bulunmaması durumunda itirazın reddine, yeterli delil bulunması durumunda itirazın kabulüne veya dosyada yer alan delillerin itirazla ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi için yeterli olmadığı durumlarda soruşturmanın genişletilmesine karar verebilecektir.
    CMK’nın 170/2. maddesine göre kamu davası açılabilmesi için soruşturma aşamasında toplanan delillere göre suçun işlendiğine dair yeterli şüphe bulunması gerekir. Suç ihbar veya şikayeti yoluyla soruşturma yaparak maddi gerçeğe ulaşma yükümlülüğü ve yetkisi bulunan Cumhuriyet savcısı, soruşturma sonucunda elde edilen delilleri değerlendirerek kamu davası açmayı gerektirir nitelikte yeterli şüphe olup olmadığını takdir edecektir. Ancak soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısının delil değerlendirmesiyle, kovuşturma aşamasında hakimin delilleri değerlendirmesi birbirinden farklı özelliklere sahiptir. CMK’nın 170/2. maddesine göre soruşturma aşamasında toplanan deliller kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturup oluşturmadıkları çerçevesinde incelemeye tabi tutulurken, kovuşturma aşamasında, isnad edilen suçun işlenip işlenmediği hususunda mahkumiyete yeter olup olmadığı ve tam bir vicdani kanaat oluşturup oluşturmadığı çerçevesinde değerlendirilmektedir.

    İncelenen dosyada;
    Şikayetçi Fevzi Kıyga"nın kolluğa müracaat ederek 25/07/2017 tarihinde Hadırlı Mahallesi 10018 sk. No:12 Seyhan/Adana adresinde bulunan evinin alt katındaki deponun raylı dış kapısına ateş edildiğinden bahisle aralarında tehdit olayı nedeniyle anlaşmazlık bulunan ... ve ..."dan şikayetçi olduğunu beyan ettiği, evin dış kapısında saçma izlerinin tespit edildiği, olay yerinde boş kovan bulunmadığı, kolluk tarafından tutulan 25/07/2017 tarihli tutanakta evde bulunan güvenlik kamera sisteminin kayıt yapıp yapmadığının tespit edilemediğinin belirtildiği, şüphelilerin ifadelerinde suçlamaları kabul etmedikleri, mala zarar verme, korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme ve silahla tehdit suçlarından şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca 06/12/2017 tarihli ve 2017/59279 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilerek evrakın şüpheli ya da şüphelilerin yakalanabilmesi amacıyla zamanaşımı süresince daimi aramaya alındığı, PTT üzerinden yapılan sorgulamada ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın
    şikayetçiye 14/12/2017"de tebliğ edildiği, şikayetçi vekilinin anılan karara 26/12/2017 tarihinde itiraz ettiği, itiraz dilekçesinde olayın kamera kayıtlarıyla sabit olduğunun belirtildiği ve dilekçe ekinde kamera kaydı olduğu belirtilen bir adet CD"nin yer aldığı, itiraz üzerine Adana 2. Sulh Ceza Hâkimliği"nin kesin nitelikteki 30/01/2018 tarihli ve 2018/1020 değişik iş sayılı kararıyla, "İkamette mevcut olan güvenlik kamera sisteminin kayıt yapıp yapmadığının tespit edilmediğine ilişkin 25/07/2017 tarihli tutanağı karşılık tetkik edilmediği anlaşıldığından" şeklindeki gerekçeyle itirazın kabülüne, Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 06/12/2017 tarih ve 2017/59279 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
    Dosya kapsamı, kanun yararına bozma istemi ve tüm bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde;
    Ceza Muhakemesi Kanununun “soruşturma” başlıklı 2. kitabında, Cumhuriyet savcısının suç soruşturmasına ilişkin süreci nasıl yürüteceği ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi durumunda, itirazı incelemekle görevli mahkemenin görevleri açık bir şekilde düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu çerçevede, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı itiraz üzerine inceleyen mahkeme, kamu davası açılması için yeterli delil bulunmaması durumunda itirazın reddine, yeterli delil bulunması durumunda itirazın kabulüne veya dosyada yer alan delillerin itirazla ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi için yeterli olmadığı durumlarda soruşturmanın genişletilmesine karar verebilecektir. Bu açıklamalar karşısında; soruşturmanın eksik yapılmış olduğu gerekçesiyle itirazın kabulüne ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de; öncelikle soruşturmanın genişletilmesi için dosyanın Cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesi ve soruşturmanın tamamlanmasından sonra, itirazın kabulü veya reddi yönünde bir karar verilmesi gerekirken, bu süreç işletilmeden doğrudan itirazın kabulüne ilişkin Adana 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 30/01/2018 tarihli ve 2018/1020 değişik iş sayılı kararında isabet bulunmamaktadır.
    IV-Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle,
    Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, Adana 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 30/01/2018 tarihli ve 2018/1020 değişik iş sayılı ile verilip kesinleşen kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sonraki işlemlerin, CMK"nın 309/4-a maddesi gereğince mahallinde merci mahkemesince yerine getirilmesine, 19/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi