Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/1849 Esas 2016/1687 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1849
Karar No: 2016/1687
Karar Tarihi: 15.02.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/1849 Esas 2016/1687 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/1849 E.  ,  2016/1687 K.
"İçtihat Metni"


Taraflar arasındaki hayat sigortasından kaynaklanan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı; 22/03/2008 tarihinde vefat eden eşi ...’ın ...."den tüketici kredisi çektiğini, kredinin prosedürü gereği davalıya “garanti emeklilik ve hayat sigortası” ile sigortalandığını, eşinin ölümünden sonra kalan kredi taksitlerini kendisinin ödediğini, davalıya yaptığı başvurunun sözleşmenin yapıldığı sırada eşinin kanser olduğunu beyan etmediği gerekçesiyle reddedildiğini, ancak eşine bir hastalığı bulunup bulunmadığının kesinlikle sorulmadığını, sözleşmede hastalığı yönünde bir madde varsa, bunun görülebilecek şekilde yazılması gerekeceğini, bu sebeple hastalığa dair hükümler yönünden sözleşmenin geçersiz olduğunu belirterek 7.500,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacı ile müvekkili arasında imzalanan sigorta poliçesinde lehdarın kredi veren banka olduğunu, davacının bu sebeple talep hakkı bulunmadığını; kaldı ki murisin açıkça kanser olmadığına dair sözleşmede beyanda bulunarak, “gerçek bildirimde bulunma yükümlülüğünü” yerine getirmediğini, kanser teşhisinin sigorta sözleşmesinden önce konulduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın murisin kanser olduğunu saklayarak bu sözleşmeyi imzalamasıyla gerçek bildirimde bulunma yükümlülüğünü yerine getirmemiş olduğu, sigorta şirketi yönünden riski karşılama borcunun ortadan kalkmış olduğu gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı, murisince ..."ndan tüketici kredisi çekildiğini, bu esnada murisi adına davalı
sigorta şirketince... poliçesi tanzim edildiğini, murisin vefatı nedeniyle davalı sigorta şirketince ödeme yapılmadığını ileri sürerek sigorta bedelinin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmektedirler.
Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun yürürlükte olduğu, 23.01.2013 tarihinde açılmıştır.
Davacı ile davalı sigorta şirketi arasındaki uyuşmazlık 6102 sayılı TTK 1487 vd. maddesinde düzenlenen Hayat Sigorta Poliçesinden kaynaklanmaktadır.
6102 sayılı TTK 4/a maddesinde "bu kanunda" öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı, Yasanın 5.maddesinde de Asliye Ticaret Mahkemesinin tüm ticari davalara bakmakla görevli olduğu düzenlenmiştir.
Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re"sen dikkate alınması zorunludur. Bu durumda, davacının murisi ile davalı sigorta şirketi arasındaki ilişkinin ticari nitelikte olduğu dolayısıyla davanın ticari dava ve görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğu göz önünde tutularak Asliye Ticaret Mahkemesi"ne gönderilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
2-)Bozma neden ve şekline göre, davacının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, bozma neden ve şekline göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 15/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.