MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı yükleniciyle aralarında 05.03.2004 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini imzaladıklarını, bağımsız bölümlerin sözleşme gereği 04.09.2006"da teslimi gerektiği halde halen teslim edilmediklerini ileri sürerek, sözleşme gereği davacıların paylarına düşen 4 adet bağımsız bölüm ve fazla yapılan 1 daireye ilişkin gecikme tazminatı olarak toplam 10.200,00 TL"nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 25.05.2009 tarihli dilekçesiyle talebini 27.487,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı, davacıların 2006 yılından itibaren bağımsız bölümlerini teslim aldıklarını ve tasarruf ettiklerini, ... Belediyesi"nin bölgedeki yol çalışmasını tamamlamadığı için binanın çevre düzenini yapamadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sözleşme gereğince davacıların payına düşen bağımsız bölümlerin kira tazminatının 24.614,00 TL olarak hesaplandığı gerekçesiyle, bu miktarın davalıdan tahsiline, fazladan yapılan daireden kısımdan dolayı kira tazminatı talep edilmeden önce, bu yerin aidiyetinin tespiti gerektiğinden bu konudaki talebin reddine karar verilmiştir.
Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davacı arsa sahipleri, sözleşme dışı inşaa edilen bağımsız bölümlerden kendi payına düşen bağımsız bölümler için de kira tazminatı talep etmiştir. Bu durumda varsa fazladan yapılan bağımsız bölümlerden davacı arsa sahiplerine isabet etmesi gereken herhangi bir bağımsız bölüm (tam veya hisseli şekilde) olup olmadığı gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle tespit edilmeli, fazla yapılan bölümden davacılara isabet etmesi gereken bir yer olduğunun anlaşılması halinde bu bağımsız bölüm açısından da, kira tazminatı hesabı yapılması gerekirken, görevli olunduğu halde uyuşmazlığı ortada bırakacak şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Kabule göre de; hüküm altına alınan alacağın tümüne dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru olmamış, kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bent gereğince taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2.) no"lu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde taraflara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 06.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.