13. Ceza Dairesi 2020/4831 E. , 2020/4081 K.
"İçtihat Metni"
Sanık ... hakkında Nazilli 4. Asilye Ceza Mahkemesinin 17/03/2016 gün ve 2016/156 Esas-2016/366 Karar sayılı kararı ile; hırsızlık suçundan TCK"nın 142/2-h, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, konut dokunulmazlığını bozma suçundan TCK"nın 116/1, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Hükmün sanık tarafından temyizi üzerine, Başsavcılığımıza düzenlenen 20/05/2016 tarihli tebliğnamede hükmün onanması talep edilmiş ve Yüksek Dairemizin 18.12.2017 gün 2016/9678 Esas, 2017/14848 Karar sayılı ilam ile hükmün onanmasına karar verilmiştir. Bu karara karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yazısı ile karar düzeltme talebinde bulunması üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 06.02.2020 tarih ve 2020/12686 sayılı yazısı ile özetle, “ Sanığın atılı suçu işlediğine ilişkin mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığı ve ceza ehliyeti konusunda araştırma yapılması gerektiği hususlarında hükmün bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle itiraz yoluna başvurulmuş, dosya Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Katılanın Kuyucak ilçesindeki evinin bahçesine bıraktığı Mondial marka kırmızı renkli motosikleti 17/04/2015 günü 00.10 ila 07.30 saatleri arasında çalınmış ancak suçun faili tespit edilemediğinden evrak 15/06/2015 tarihinde daimi aramaya alınmıştır. Başka suçtan Denizli D Tipi Ceza İnfaz Kurumunda bulunan sanık ..., Nazilli Cumhuruyit Başsavcılığına gönderdiği 21/10/2015 tarihli dilekçesinde; 2015 yılı Ocak ve Haziran ayları arasında, Karacasu, Kuyucak, İsabeyli, Yenipazar, Sultanhisar ve Horsunlu ilçelerinde birden fazla dolandırıcılık ve hırsızlık olayını gerçekleştirdiğini, çaldığı eşyaların Yenipazar ilçesinde bir depoda bulunduğunu belirtmiştir. Sanık SEGBİS ile Nazilli Cumhuriyet Savcısına UYAP kayıtlarına göre 06/11/2015 tarihinde verdiği ifadesinde özetle; Horsunlu kasabasında 2015 yılı Mayıs ve Haziran aylarında Mondial marka kırmızı renkli bir motosiktleti çaldığını ancak tam tarihini hatırlamadığını söylemiştir. Sanık ifadesinde başka suçlar işlediğini de belirtmiş ve bu suçlardan tutuklanmak istediğini de söylemiştir. Sanık aynı ifadesinde çaldığı bazı eşyaların Yenipazar ilçesinde arkadaşı olan Bülent Sarı"nın iki katlı evinin altındaki depoda bulunduğunu da belirtmiştir.
Yapılan kolluk araştırmasına ilişkin 06/01/2016 tarihli tutanağa göre, Yenipazar ilçesinde Bülent Sarı adında bir kişi bulunmadığı gibi herhangi bir ikamet veya deposunun da olmadığı tespit edilmiştir. Sanık 17/03/2016 tarihli sorgusunda ise; "Suçlamayı kabul etmiyorum daha önce Nazilli C.Başsavcılığına verdiğim dilekçe üzerine alınan beyanımda mayıs haziran aylarında bir motosiklet çaldığımı söylemiştim ancak bu olayı Nazilli Cezaevine gelebilmek için uydurdum ve bu yönde bir beyan verdim. Çalınan motosikletle ilgili mahalle adı belirtmedim, sadece Horsunlu kasabasından çaldığımı söylemiştim. Bunun üzerine Savcılık beni keşif için bahsedilen yere götürdü ancak dediğim gibi bu benim uydurduğum bir suçtur. Müştekinin motosikletini ben çalmadım. Beraatimi talep ederim." demiştir. Sanığın hazırlık ifadeleri okunarak çelişki sorulduğunda ise; "Her ne kadar hazırlık beyanımda 2015 Mayıs ve Haziran aylarında Mondial marka kırmızı renk bir motosikleti çaldığım yazılı ise de bu beyanımı Nazilli Cezaevine gelebilmek için söylemiştim burada anlattıklarım doğrudur." demiştir.
1-Nazilli Cezaevine nakil için Savcı huzurunda yalan söylediğini beyan eden sanık ...’nin aynı ifadesinde dava konusu suç ile birlikte Nazilli İlçesinde işlemiş olduğu çok sayıda hırsızlık suçunu ikrar ettiği ve yer gösterme yaptığı, bu itibarla; 17.03.2016 tarihli karar oturumunda bu beyanından rücu içeren beyanına itibar edilmeksizin suçun sübuta erdiğini kabulde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
2-Sanığın soruşturma ve ilk derece yargılama aşaması ile 18/03/2016 tarihli temyiz dilekçesinde antisosyal kişilik bozukluğu nedeniyle cezai sorumluluğunun bulunmadığını iddia etmediği, soruşturma makamları ile ilk derece mahkemesince de böyle bir durumun müşahade edilmediği, öte yandan bilimsel verilere göre; antisosyal kişilik bozukluğunun ceza ehliyetini etkilemediğinin bilindiği, adli sicil kaydına göre de; 06.01.2005 tarihli antisosyal kişilik bozukluğunu içerir askerliğe elverişli olmadığına dair rapordan sonra işlediği anlaşılan dolandırıcılık suçundan kesinleşen mahkumiyet hükmünün bulunduğu ve cezai sorumluluğunun da tam olduğunun anlaşıldığı, buna rağmen sonradan verdiği 09/01/2017 tarihli dilekçesine eklediği 06.01.2005 tarihli antisosyal kişilik bozukluğunu içerir askerliğe elverişli olmadığına dair rapora göre cezai ehliyetinin bulunup bulunmadığının yeniden araştırılmasına gerek olmadığı kanaatine varılmıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre sanık ...’nin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASI gerektiği yönündeki Dairemizin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması nedeniyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.02.2020 tarih ve 2020/12686 sayılı itiraz istemi yerinde görülmemiş olduğundan itirazın REDDİ ile 5271 sayılı CMK’nın 308/2. fıkrası uyarınca Dairemizin 18.12.2017 gün 2016/9678 Esas, 2017/14848 Karar sayılı kararı ile ilgili itirazı incelemek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 16.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.