(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/45450 E. , 2020/8041 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... 7. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı, aralarında asıl işveren - alt işverenlik ilişkisi bulunan davalılara bağlı olarak 01/10/2005-01/04/2013 tarihleri arasında çalıştığını, 01.04.2013 tarihinden sonra bir dönem çalışma kaydının sadece asıl işveren ... şirketi tarafından bildirilmiş ise de sonrasında asıl işveren - alt işverenlik ilişkisi çerçevesinde çalışmaya devam ettiğini, son olarak yol ve yemek yardımı dahil net 2.400.00 TL ücret almakta olduğunu, işyerinde fazla çalışma yaptığını, hafta tatilleri ile ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışmaya devam ettiğini, hak kazandığı işçilik alacaklarını talep etmesi üzerine işveren tarafından iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek ihbar ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücretlerinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk dairesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun hmk 353/1-b.2 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Davacı temyizi yönünden;
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz kesinlik sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz.
Dosya içeriğine göre; davacının reddilen ve temyize konu edilen ihbar tazminatı alacağı 4588,83 TL olup, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile temyiz kesinlik sınırı olan 41.530,00 TL kapsamında kaldığından davacının temyiz isteminin, 6100 sayılı Kanun"un 362/1-(a), 366. ve 352. maddeleri uyarınca REDDİNE, peşin alınan karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine,
Davalıların temyizi yönünden;
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında, davacının fazla çalışma ücreti alacağına ilişkin uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Somut olayda; Mahkemece, davacı tanık beyanlarına göre, davacının haftada yirmi bir saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiş ise de, davalı işverence, 2013 yılı Nisan-2013 Aralık ayları arasına ilişkin günlük mesai çizelgeleri dosyaya sunulmuş olup, söz konusu kayıtların usulünce değerlendirilmemesi hatalı olmuştur. Davacının imzası olan günlük mesai çizelgelerinin bulunduğu dönem için, salt bu kayıtlar esas alınarak fazla çalışma ücreti talebi değerlendirilmelidir. Anılan sebeple, kayıtlar incelenerek gün bazında işe giriş ve çıkış saatleri dökümlendirilmeli, günlük ara dinlenme sürelerinin de düşümüyle varsa haftalık bazda (her hafta için ayrı ayrı olmak üzere) fazla çalışma saatleri belirlenmelidir. Davacının imzası olan günlük mesai çizelgelerinin bulunmadığı dönemle ilgili olarak ise, dosya kapsamındaki tüm deliller, davacı beyanı, davacının imzası olan günlük mesai çizelgeleri bulunan dönemdeki ortalama çalışma saatleri de nazara alınarak yeniden değerlendirilmeli, oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 29/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.