8. Hukuk Dairesi 2017/13587 E. , 2019/2461 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi hükmüne karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması sonunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, bu kez davacı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı derneğin kanuna ve tüzüğe aykırı 04.11.2015 tarihli genel kurul toplantısının iptaline karar verilmesini istemiş, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın reddine dair karara karşı yapılan istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince esastan reddedilmiş, davacı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 64. maddesinde "Fiil ehliyetine sahip bulunan her gerçek kişi ile tüzel kişiler, derneklere üye olma hakkına sahiptir. Yazılı olarak yapılacak üyelik başvurusu, dernek yönetim kurulunca en çok otuz gün içinde karara bağlanır ve sonuç yazıyla başvuru sahibine bildirilir. Başvurusu kabul edilen üye, bu amaçla tutulacak deftere kaydedilir.", 69. maddesinde "Her üyenin genel kurulda bir oy hakkı vardır, üye, oyunu şahsen kullanmak zorundadır.", 73. maddesinde "Genel kurul, derneğin en yetkili karar organı olup; derneğe kayıtlı üyelerden oluşur.", 78. maddesinde de "Genel kurul, katılma hakkı bulunan üyelerin salt çoğunluğunun, tüzük değişikliği ve derneğin feshi hâllerinde üçte ikisinin katılımıyla toplanır; çoğunluğun sağlanamaması sebebiyle toplantının ertelenmesi durumunda ikinci toplantıda çoğunluk aranmaz.” düzenlemeleri mevcuttur.
Dernekler Yönetmeliğinin 14. maddesinde ise; “Yönetim kurulu, dernek tüzüğüne göre genel kurula katılma hakkı bulunan üyelerin listesini düzenler. Genel kurula katılma hakkı bulunan üyeler; en az onbeş gün önceden, toplantının günü, saati, yeri ve gündemi en az bir gazetede veya derneğin internet sayfasında ilan edilmek, yazılı olarak bildirilmek, üyenin bildirdiği elektronik posta adresine ya da iletişim numarasına mesaj gönderilmek veya mahalli yayın araçları kullanılmak suretiyle toplantıya çağrılır.” 15. maddesinde de "Genel kurula katılma hakkı bulunan üyelerin listesi toplantı yerinde hazır bulundurulur. Toplantı yerine girecek üyelerin resmi makamlarca verilmiş kimlik belgeleri, yönetim kurulu üyeleri veya yönetim kurulunca görevlendirilecek görevliler tarafından kontrol edilir. Üyeler, yönetim kurulunca düzenlenen listedeki adları karşısına imza koyarak toplantı yerine girerler. Kimlik belgesini göstermeyenler, belirtilen listeyi imzalamayanlar ile genel kurula katılma hakkı bulunmayan üyeler toplantı yerine alınmaz. Bu kişiler ve dernek üyesi olmayanlar, ayrı bir bölümde genel kurul toplantısını izleyebilirler." hükümleri yer almaktadır.
5253 sayılı Dernekler Kanunu"nun 32.maddesinin (b) bendinde; genel kurul toplantılarını kanun ve tüzük hükümlerine aykırı olarak veya dernek merkezinin bulunduğu veya tüzüğünde belirtilen yer dışında yapan dernek yöneticilerinin idari para cezası ile cezalandırılacağı, mahkemece, kanun ve tüzük hükümlerine aykırı olarak yapılan genel kurul toplantılarının iptaline de karar verilebileceği düzenlenmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; iptali talep edilen 04.11.2015 tarihli genel kurul toplantısında davalı derneğin yönetim kurulu asil üyeliklerine seçilen 09.11.2015 tarihli dernek yönetim kurulu toplantısında davalı derneğe üyelik başvurularının kabulüne karar verildiği, buna göre adı geçen kişilerin iptali talep edilen genel kurul toplantı tarihinde yasaya göre üyelik koşullarını taşımadığı, üye olmayan kişilerin katılımıyla toplanan genel kurul toplantısının yasaya aykırı olduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında, kanuna veya tüzüğe aykırılık halinde bu aykırılığın sonuca etkili olup olmamasına veya sonradan aykırılığın giderilmesine göre bir ayrım yapılmaksızın genel kurul toplantısının iptaline karar verileceğinden, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesinin ret kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının, 6100 sayılı HMK"nin 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 11/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.