23. Hukuk Dairesi 2012/2060 E. , 2012/4698 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı, üyesi bulunduğu davalı kooperatifin 29.01.2005 tarihli genel kurulunda, kooperatif giderleri için yaptığı şahsi harcamalar karşılığı olarak kendisine 78.000,00 TL ödenmesine karar verilmiş iken, bir yıl sonraki 12.03.2006 tarihli olağan genel kurul toplantısında 23.000,00 TL"lik aidat borcunun ve faizlerinin alacağından mahsup edilmesi talebini içerir önergenin reddedildiğini, bu kararın hakkaniyete uygun olmadığını, madde görüşülürken çıkan karışıklık nedeniyle oyunu kullanmasına müsaade edilmediğini ve kararın gıyabında alındığını ileri sürerek, 12.03.2006 tarihli genel kurulunun 8. maddesinde alınan kararın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 29.01.2005 tarihli genel kurulda alınan kararın 78.000,00 TL tutarındaki belgesiz harcamanın kabul edildiğine dair bir karar olup bir ödeme kararının olmadığını, davacının böyle bir alacağı varsa bile bunun aidat borcundan mahsubunun mümkün olmadığını, ayrıca madde görüşülürken davacının salonda hazır bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 8. madde görüşülürken karara muhalif kalarak durumu tutanağa geçirtmediği gibi oyunu kullanmasına haksız olarak müsaade edilmediği iddiasının da ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar, Yüksek 11. Hukuk Dairesi’nin 01.12.2008 tarihli ilamı ile, iptali istenen genel kurul kararının davacının kişisel hakları ilgili olup bu tür kararların iptali için muhalefet şerhinin tutanağa geçirilmesi şartı aranmayacağı, bu nedenle işin esasına girilip genel kurul kararının kanun, ana sözleşme ve afaki iyi niyet kurallarına aykırı olup olmadığı konusunda tarafların dellilleri değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş; mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, dava konusu genel kurul kararının davacının haklarını ihlâl etmediği, kooperatiften alacağı olmasının kararın iptalini gerektirmediği, alacağını fer"ileri ile beraber diğer yasal yollardan isteme hakkının bulunduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.