Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2218 Esas 2012/4697 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2218
Karar No: 2012/4697
Karar Tarihi: 06.07.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2218 Esas 2012/4697 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu dava genel kurul kararlarının iptaliyle ilgilidir. Davacılar, kooperatifin belirli masraflar için aidat alımı kararı almasına rağmen, imara aykırı inşa edilen konutların iskan ruhsatı alınamadığı ve yıkılma ihtimali olduğu için para toplandığını iddia etmiştir. Ancak mahkeme, dava konusu kararların butlanı veya yok hükmünde sayılmasını gerektirecek bir neden olmadığına karar vermiştir. Mahkeme ayrıca, kooperatif ortağı olmayanların da dava açabileceği yönündeki gerekçenin yanlış olduğunu belirtmiştir. Ancak, aktif husumet ehliyeti yokluğundan veya muhalefet şerhi koşullarının oluşmamasından dolayı davanın reddedilmesi gerektiği sonucuna varmıştır. 1163 sayılı Kooperatifler Yasası'nın 53. maddesi muhalefet şerhi ve red oyu kullanma koşullarını belirtmektedir.
Kararda geçen kanun maddeleri:
1163 sayılı Kooperatifler Yasası'nın 53. maddesi.
23. Hukuk Dairesi         2012/2218 E.  ,  2012/4697 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -KARAR-
    Davacılar vekili, davalı kooperatifin 19.07.1998 tarihli genel kurulunun 9. ve 29.07.2000 tarihli genel kurulun 11. maddesi ile plan, proje, imar, iskân ve tapu masrafları için ortaklardan belirli bir miktar aidat alınmasının kararlaştırıldığını, daha sonra imara aykırı inşaa edildiği tespit edilen bu konutlara iskân ruhsatı alınmasının mümkün olmadığının anlaşıldığını ve idare tarafından her an yıktırılma ihtimalinin bulunduğunu, böylelikle anılan genel kurullarda yapılması mümkün olmayan bir iş için para toplandığının ortaya çıktığını, bu kararların ortakların aldatılması sonucu alındığını, bu nedenle butlan ile malul olduğunu ileri sürerek, ilgili genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın bir aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, öte yandan dava konusu genel kurul kararlarının neredeyse oybirliği ile alındığını, kararlarda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; dava konusu genel kurul toplantılarda alınan kararların butlanı ve yok hükmünde sayılmasını gerektirir bir neden bulunmadığı, toplantılarda yasanın aradığı toplantı ve karar nisaplarının sağlandığı gerekçesiyle , davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemenin dava konusu genel kurul kararlarının butlanını ya da yok hükmünde sayılmasını gerektirir bir neden bulunmadığına ilişkin tespiti isabetli olmakla birlikte, butlan ve yokluğun bulunduğu durumlarda kooperatifin ortağı olmayanların da dava açabileceği yönündeki gerekçesinde isabet bulunmamaktadır.
    Öte yandan, 19.07.1998 tarihli genel kurulda gündemin 9. maddesi 3 red oyuna karşı
    58 kabul oyu ile oyçokluğuyla kabul edilmiş ise de, red oyu kullananların ayrıca muhalefet şerhleri bulunmadığı gibi, 29.07.2000 tarihli genel kurulun 11. gündem maddesi de oybirliği ile kabul edilmiştir. Bu durumda davanın, davacılardan halen kooperatif üyesi olmayanlar yönünden aktif husumet ehliyeti yokluğundan, üye olanlar yönünden ise 1163 sayılı Kooperatifler Yasası"nın 53. maddesi hükmü gereği muhalefet şerhi verilmesi ve red oyu kullanılması koşulları oluşmadığı gibi, hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olması nedenleriyle reddine karar verilmesi gerekirken, aynı sonuca yazılı gerekçelerle varılması isabetsiz ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK. nun 438/son maddesi gereğince değişik gerekçe ile onanması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın değişik gerekçe ile ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.