17. Hukuk Dairesi 2014/8627 E. , 2016/1661 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :...........Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı ................, ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının maliki ve sürücüsü olduğu motorsiklet ile davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigorta şirketi olduğu kamyonun kazası sonucu davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı tutarak 50.000,00 TL"nin davalılardan (sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe teminatları ile sınırlı olması kaydı ile) kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini ve müvekkilinin uğramış olduğu manevi zarar nedeniyle 50.000,00.-TL"nin sigorta şirketi dışında diğer davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili, 30/12/2011 havale tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 85.001,91 TL"ye yükseltmiştir.
Davacı vekili, 22/10/2010 havale tarihli dilekçesi ile ...........nin sehven davaya dahil edildiğinden bahisle, bu davalı hakkındaki davanın atiye bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı ............... vekili, davaya konu............. plakalı araca ilişkin olarak kaza tarihinde yürürlükte bulunan ve şirketlerince akdedilmiş bir sigorta poliçesi olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalılar ..., ................. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının .........."ye açmış olduğu davasının husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile; 85.001,91 TL maddi tazminatın davalı.............. ve ..."dan kaza tarihi olan 25/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı ........."dan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve sigorta poliçe limiti dahilinde olmak üzere davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine; davacı tarafın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 20.000,00.-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve Davalı ............."nden tahsili ile davacıya ödenmesine;karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar ..........., ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Davalılar ..........., ... vekilinin temyizi yönünden inceleme,
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın ve uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre,davalılar ............. ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2)Davacı vekilinin temyizi yönünden inceleme;
Manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat, bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç
edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan miktar kadar olması gerekir. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda, davacının yaralanma derecesi, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihine göre paranın alım gücü gibi nedenler dikkate alındığında, davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarı az olup, daha fazla manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ............., ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,15.2.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.