Esas No: 2021/406
Karar No: 2022/4894
Karar Tarihi: 15.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/406 Esas 2022/4894 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı bankada hesabı bulunan davacının 183.000 TL'si banka çalışanı tarafından zimmetine geçirilmiş ve geri ödenmemiştir. Davacı, banka ve çalışanı olan davalılar hakkında dava açmıştır. İlk derece mahkemesi, davacının talebini kabul etmiş, davalılar istinaf etmiş ancak istinaf başvuruları reddedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı onamıştır.
818 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 100. maddesi uyarınca, davalı bankanın yanında çalıştırdığı kişinin ika ettiği zarardan sorumlu olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, davalı bankanın ihtarnamelerde belirtilen süreler içinde ödeme yapmaması nedeniyle temerrüde düştüğü ifade edilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11.HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 28.05.2019 tarih ve 2010/279 E- 2019/358 K. sayılı kararın davalı ... ile davalı ...Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 28.09.2020 tarih ve 2019/1900 E- 2020/1094 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... ile davalı ...Ş. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı banka müşterisi olduğunu, bankada iki ayrı vadeli hesabı bulunduğunu, bir hesabında 500 bin TL, diğer hesabında 183.000,00 TL parası olduğunu, 13/07/2009 tarihinde hesaptan para almak istediğinde paranın çekildiğinin kendisine bildirildiğini, bu işlemleri yapan kişi olan ...'nin başka şubeye gittiğini öğrendiğini, ...'nin müvekkiline parayı çekip kullandığını, geri ödeyeceğini bildirdiğini ve davacıya 193.000.-TL'lik senet verdiğini, senedin günü geldiğinde ödemenin gerçekleşmediğini, 23/10/2009 tarihinde ... hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe vererek şikayette bulunduğunu, 07/12/2009 tarihinde ihtarname ile bankaya yatan paranın görevli memur tarafından zimmetine geçirilmesi nedeniyle davacıya ödenmesi talebinde bulunulduğunu, ancak bankaca ödeme yapılmadığını ileri sürerek 183.000,00 TL'nın istihdam eden işveren banka ve çalışanı olan davalı ...'den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı banka vekili, bankanın ... hakkında zimmet iddiası üzerine kariyer sürecinde inceleme başlatıldığını, performans eksikliği sebebiyle iş akdinin 14/05/2009 tarihinde fesh edilmiş ise de 10/06/2009 tarihinde işe iade davası ikame ettiğini, ancak kendisine yeniden görev verilmediğini, davacının para havalelerinden haberi olmadığını iddia etmiş ise de dekontlarda ki davacı imzalarının bankanın sisteminde bulunan imza örnekleri ile uyumlu olduğunun tespit edildiğini, davacının, parasının zimmete geçirildiğini anladığı anda bankayı haberdar etmek yerine zimmet suçlamasında bulunduğu ... ile işbirliğine girmesinin soru işaretleri uyandırdığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ...; davacının hesabındaki parayı zimmetine geçirdiği yolundaki iddiayı kabul etmediğini, daha önce çalıştığı ve davacının şikayeti üzerine Teftiş Kurulu tarafından düzenlenen raporda da açıkça belirtildiği üzere davacının hesaplarından zimmetine para geçirmediğinin tespit edildiğini, davacı taraftan borç para aldığını inkar etmediğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı mudinin, davalı bankada hesap açmak suretiyle yatırdığı toplam 183.000,00 TL paranın banka çalışanı diğer davalı tarafından uhdesine geçirildiği, bu güne kadar davacıya iade edilmediği, davalı ...'nin haksız fiili gerçekleştiren olarak, davalı bankanın ise dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı TBK'nun 100. maddesi uyarınca yanında çalıştırdığı kişinin ika ettiği zarardan sorumlu olduğu, suç tarihinin 13.07.2009 olduğu, davalı bankanın davacı tarafından ... 3. Noterliği'nin 26127 yevmiye nolu 07.12.2009 tarihli ihtarnamesi ile temerrüde düşürüldüğü, ihtarname ile çalışanın zimmetine geçirdiği 183.000,00 TL’nın ödenmesi için 7 günlük süre verildiği, buna göre davalı bankanın da (11.12.2009 da yapılan tebliğe göre) 18.12.2009 tarihi itibariyle temerrüde düştüğünün kabul edilmesi gerektiği gerekçeleriyle, davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalılar vekilleri istinaf etmiştir.
İstinaf mahkemesince ilk derece mahkemesinin kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı ... ile davalı ...Ş. vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 9.375,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 15/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.