17. Ceza Dairesi 2015/11341 E. , 2015/3134 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I- Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme, suça sürüklenen çocuk ... hakkında ise iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocukları huzurda gözlemleyen mahkemece temel cezalar belirlenirken 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca yasal ve yeterli gerekçe gösterildiğinin anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA,
II- Suça sürüklenen çocukların tümü hakkında hırsızlık ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında ayrıca mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Suça sürüklenen çocukları huzurda gözlemleyen mahkemece temel cezalar belirlenirken 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca yasal ve yeterli gerekçe gösterildiğinin, keza aynı Kanunun 40/1. maddesinin "Suça iştirak için kasten ve hukuka aykırı işlenmiş bir fiilin varlığı yeterlidir. Suçun işlenişine iştirak eden her kişi, diğerinin cezalandırılmasını önleyen kişisel nedenler göz önünde bulundurulmaksızın kendi kusurlu fiiline göre cezalandırılır." şeklindeki düzenleme karşısında suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde diğer suça sürüklenen çocuklardan farklı uygulama yapılmasında bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Suça sürüklenen çocuklardan ... ve ..."un ihbar üzerine yakalandıkları sırada suçlarını ikrar edip, hakkındaki evrak yaşı nedeniyle tefrik edilen sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ..."in de olayda bulunduklarını söylemeleri üzerine sanık ..."ın evinde sakladığı iki adet, sanık ..."in ikrarıyla da arkadaşı Mikail Arslan"a bıraktığı üç adet bilgisayar monitörününün soruşturma aşamasında mağdura iadesini sağladıkları, müştekiye ait üç adet monitörün suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."un yakalandığında onlarla birlikte ele geçmesi nedeniyle tam iade söz konusu değil ise de, öncelikle 5237 sayılı TCK"nın 168/4. maddesi gereğince mağdurdan kısmi iadeye rıza gösterip göstermeyeceği sorularak sonucuna göre suça sürüklenen çocuklar hakkında aynı Kanunun 168/1. maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- 4857 sayılı İş Kanunu"nun 71 ve 5275 sayılı Kanunun 105/3. maddeleri dikkate alındığında 12-15 yaş aralığında bulunan ve mala zarar verme suçuyla bilikte işlediği hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından hapis cezalarıyla mahkum olan suça sürüklenen çocuk hakkında gönüllü de olsa kamuya yararlı işte çalışma seçenek yaptırımına hükmedilemeyeceği gözetilmeden ve mevcut uygulamaya göre kısa süreli hapis cezası yerine seçenek yaptırımları düzenleyen TCK"nın 50/1-f maddesinde, "gönüllü olmak koşuluyla" kamuya yararlı bir işte çalıştırılmaya karar verilebileceği belirtilmesine karşın, suça sürüklenen çocuk ..."un mala zarar verme suçu yönünden rızası alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 01/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.