Hukuk Genel Kurulu 2017/2506 E. , 2021/721 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
1. Taraflar arasındaki “işçilik alacağı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, ... 2. İş Mahkemesince verilen asıl davada davalı ... yönünden davanın taraf sıfatı yokluğundan reddine, birleşen davada davalı ... yönünden davanın kabulüne ilişkin karar davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
2. Direnme kararı davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi:
4. Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; müvekkilinin mevsimlik işçi kadrosunda işe başladığını, sonrasında kadroya geçtiğini, yapılan işin mahiyeti gereği mevsimlik iş olarak değerlendirilmeyeceğini, emekli olup işten ayrıldığı 2012 yılına kadar yıllık izinlerini kullanmadığı gibi yıllık izin karşılığı ücretin de ödenmediğini ileri sürerek, yıllık izin ücretinin davalı ... İl Özel İdaresinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
5. Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde; ... 2. İş Mahkemesinin 2013/724 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporunda, müvekkilinin 05.12.2011 tarihinde İl Özel İdaresinden Karayolları Genel Müdürlüğüne tayin olduğu, 14.03.2012 tarihinde emekli olduğundan yıllık izin ücreti alacağından Karayolları Genel Müdürlüğünün sorumlu olacağının belirtildiği, bu nedenle eldeki davanın belirtilen dosya ile birleştirilmesini ve yıllık izin ücretinin davalı ... Müdürlüğünden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabı:
6. Davalı ... İl Özel İdaresi vekili cevap dilekçesinde; davacının alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece 17.07.2014 tarihli duruşmada, İl Özel İdarelerinin tüzel kişiliğinin sona ermesi nedeniyle ... Büyükşehir Belediye Başkanlığının davalı sıfatıyla yargılamaya devam etmesine karar verilmiştir.
7. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacının 05.12.2011 tarihinden itibaren müvekkili bünyesinde çalışmaya başladığını, 2008, 2009 ve 2010 yıllarına ait izinlerini kullandığını, müvekkilinin sadece 2011 yılına ait 30 günlük yıllık izin alacağından sorumlu olabileceğini, diğer davalının yanında mevsimlik işçi olarak çalıştığı dönemden sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararı:
8. ... 2. İş Mahkemesinin 20.02.2015 tarihli ve 2013/724 E., 2015/109 K. sayılı kararı ile; mevsimlik iş sözleşmesi kapsamında çalışan davacı işçinin 1999 yılına kadar olan çalışmalarından dolayı yıllık izin hakkının bulunmadığı, 1999 yılında 342 günlük çalışması ile 11 ayın üzerinde çalıştığı ve çalışılan süreye göre dinlenme hakkının doğduğu, 1999 yılındaki fiili çalışma süresine göre mevsimlik işçi statüsünden çıktığı, toplam hizmet süresi dikkate alındığında 336 gün yıllık izne hak kazandığı, imzalı yıllık izin belgelerine göre 266 gün yıllık izin kullandırıldığı ve bakiye 70 gün yıllık izni karşılığı olan yıllık izin alacağı talep edilebileceği gerekçesiyle asıl davada davalı ... yönünden taraf sıfatı yokluğundan davanın reddine, birleşen davada davalı ... yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Özel Daire Bozma Kararı:
9. ... 2. İş Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
10. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 01.06.2016 tarihli ve 2015/12718 E., 2016/15864 K. sayılı kararı ile; davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, “…Somut olayda davacının mevsimlik olarak çalışmadığı belirlenen 1999 yılından itibaren bütün süre için yıllık izin ücreti hesaplanmıştır. Ancak Dairemize göre sadece üçyüzotuz günü geçen çalışmanın olduğu yıl yapılan çalışma mevsimlik değildir. Buna göre sadece 1999 yılı için ve talebe göre de daimi kadroya geçişten fesih tarihine kadar yıllık izin ücreti ayrı ayrı hesap edilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Bunun yapılmayarak fazladan yıllık izin ücretine karar verilmesi isabetsizdir…” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Direnme Kararı:
11. ... 2. İş Mahkemesinin 08.03.2017 tarihli ve 2016/617 E., 2017/130 K. sayılı kararı ile; önceki gerekçeler yanında, Yargıtay bozma kararı ile tüm dosya birlikte değerlendirilmesi sonucunda bilirkişi tarafından hazırlanan ek raporda daha önce hükme bağlandığı üzere davacının brüt 5.531,40TL yıllık ücretli izin alacağının bulunduğu, bozma öncesi verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, hüküm altına alınan tutarda değişiklik olmadığı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
Direnme Kararının Temyizi:
12. Direnme kararı süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
II. UYUŞMAZLIK
13. Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda davacı işçinin yıllık izin ücreti alacağının, mevsimlik çalışmadığı belirlenen 1999 yılından itibaren tüm çalışma süresi için mi yoksa bir yılda 330 günü geçen çalışmasının bulunduğu 1999 yılı ile daimi kadroya geçmesinden fesih tarihine kadar olan dönem için mi hesaplanması gerektiği noktasında toplanmaktadır.
III. ÖN SORUN
14. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında; direnme adı altında verilen kararın yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; buradan varılacak sonuca göre temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu tarafından mı yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği ön sorun olarak tartışılıp değerlendirilmiştir.
IV. GEREKÇE
15. Direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir.
16. Mahkemenin yeni bir bilgi, belge ve delile dayanarak veya bozmadan esinlenip gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek dolayısıyla da ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukukî olguyu değiştirerek karar vermiş olması hâlinde direnme kararının varlığından söz edilemez.
17. İstikrar kazanmış Yargıtay içtihatlarına göre; mahkemece direnme kararı verilse dahi bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak, bozma sonrası yapılan araştırma, inceleme veya toplanan yeni delillere dayanmak, önceki kararda yer almayan ve Özel Daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak suretiyle verilen karar direnme kararı olmayıp, yeni hüküm olarak kabul edilir.
18. Somut olayda, mahkemece verilen ilk kararın davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyizi üzerine Özel Daire tarafından davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra sadece 1999 yılı için ve talebe göre de daimi kadroya geçtiği tarihten fesih tarihine kadar olan dönem için yıllık izin ücretinin ayrı ayrı hesap edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verilmiş, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, “…Yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya birlikte değerlendirilmek suretiyle ek rapor düzenlenmesinin istenmesine” dair ara karar verildikten ve bilirkişiden ek rapor alındıktan sonra direnme kararı verilmiştir. Direnme kararının gerekçesinde de, bozma kararı doğrultusunda alınan bilirkişi raporuna göre ilk kararda hüküm altına alınan miktarda değişiklik yapılmadığı belirtilmiştir.
19. Açıklanan bu maddi ve hukukî olgulara göre, mahkemece Özel Daire bozma kararı uyarınca alınan bilirkişi raporuna dayanılarak direnme adı altında verilen kararın, usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı, bozma konusu ile ilgili bozma kararı sonrası toplanan yeni delile dayalı olarak oluşturulan yeni hüküm niteliğinde olduğu her türlü duraksamadan uzaktır.
20. Hâl böyle olunca, kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye aittir.
21. Bu nedenle yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Davacı ve davalı ... vekillerinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08.06.2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.