15. Ceza Dairesi 2014/18185 E. , 2017/7414 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 168/2, 50/1-a, 52/2-4. maddeler gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın yokluğunda verilen kararın, usulüne uygun olarak sanığa tebliğ edilmediği dikkate alınarak sanığın temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Belirlenen hapis cezası, adli para cezasına çevrilirken uygulama maddesi olarak 5237 sayılı TCK"nın 52/2 maddesi yazılmamış ise de bu eksikliğin mahallinde tamamlanması mümkün görülmüştür.
Sanığın, temizlemek üzere mağdurdan minder almasına rağmen bu minderleri mağdura vermediği gibi başkasına teslim ettiği, bu şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık ve katılan beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın herhangi bir gerekçeye dayanmayan ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 13/03/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Karşı Düşünce;
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün, sanık tarafından temyizi üzerine sayın çoğunluğun onamaya ilişkin kararı yerinde değildir. Şöyle ki;
1) Sanık savunmaları, yakınıcı anlatımları, dosya kapsamı ve toplanan deliller göre, yakınıcı .....’ın Haziran 2011’de kuru temizlemeci olan sanığın işyerine, battaniye, tül perde ve 32 adet yer minderini temizletmek için bıraktığı, bir süre sonra battaniye, tül perde ve 16 adet minderi aldığı ancak 16 adet minderin sanığa ait işyerinde kaldığı, sanığın birkaç kez alması için yakınıcıya hatırlatmasına karşın minderlerin alınmaması üzerine 5 ay kadar sonra 100,00 TL alacağı da olan sanığın minderleri 70,00 TL bedelle eskiciye satması şeklinde gerçekleşen eyleminde, birçok kez yakınıcının minderleri alması için sanık tarafından uyarılması, yakınıcının bırakmış olduğu eşyaların çoğunun teslim edilmesi, sadece suça konu 16 adet minderin teslim edilmemesi, kuru temizlemeye bırakılan eşyaların 2 ay içinde alınması gerektiğine ilişkin ihtar, sanığın yakınıcıdan alacağının olması nedeniyle hapis hakkının olması, kuru temizlemeci olan sanığın, kendisine bırakılan eşyaları temizleyip edimini bu şekilde yerine getirmesi ve ayrıca eşyaları saklama yükümlülüğünün bulunmaması birlikte değerlendirildiğinde, sanığın suç işleme kastı bulunmadığı gibi sanık ile yakınıcı arasındaki uyuşmazlığın hukuki mahiyette olması nedenleriyle beraati yerine mahkumiyetine karar verilme gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmaması;
2)5237 sayılı TCK.nun 62/2. madde ve fıkrasında "Takdiri indirim nedeni olarak failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar gözönünde bulundurulabilir, takdiri indirim nedenleri kararda gösterilir" hükmüne aykırı olarak bu hususlar irdelenmeden, sanığın mağdurun zararını gidermesi dikkate alınmadan ve silinme koşulları oluşmuş adli sicil kaydı gerekçe gösterilerek "Sanığın geçmişte mahkumiyetinin bulunması ve mazeretsiz ilk duruşmaya gelmemesi …” denilmek suretiyle yasal olmayan gerekçe ile TCK.nun 62. maddesinin uygulanmaması gerekçeleriyle kararın bozulması yerine, yerel mahkemenin usul ve yasaya uygun olmayan kararının onanmasına dair sayın çoğunluğun kararına katılmıyoruz. 13.03.2017