15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/505 Karar No: 2017/7411 Karar Tarihi: 13.03.2017
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/505 Esas 2017/7411 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların polis olarak kendilerini tanıtıp haksız menfaat elde ederek dolandırıcılık suçu işledikleri iddiasıyla Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandıkları belirtiliyor. Mahkeme, sanıkların TCK'nın 157/1, 52/2-4 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyetine karar veriyor. Temyiz üzerine dosya incelendiğinde ise 6763 sayılı Kanunun 14. maddesiyle 5237 sayılı TCK'nın 158/1. maddesi üzerine eklenen (L) bendi kapsamında nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığı hususunda delillerin takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu vurgulanarak, görevsizlik kararı verilmesi gerektiği belirtiliyor. Bu nedenle, hükümlerin bozulması ve sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulması kararlaştırılıyor. Kanun maddeleri ise 6763 sayılı Kanun'un 14. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nın 158/1. maddesine eklenen (L) bendi olarak belirtiliyor.
15. Ceza Dairesi 2017/505 E. , 2017/7411 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet (ayrı ayrı)
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanıkların, kendisini polis olarak katılana tanıttıktan sonra haksız menfaat temin ederek dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda, Eylemin, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 14. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 158/1. maddesine eklenen (L) bendi kapsamında öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve sanık ...’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 13/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.