Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/2936
Karar No: 2011/1658
Karar Tarihi: 21.02.2011

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/2936 Esas 2011/1658 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2010/2936 E.  ,  2011/1658 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... Bakanlığı vekili Avukat ... Kırca tarafından, davalı ... ve ... aleyhine 29/05/2008 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04/12/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Davacı İdare, trafik kazası nedeniyle yaralanan dava dışı askere, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kararı gereğince ödenen manevi tazminatın, haksız eylem sorumlusu olan davalılardan rücu yolu ile alınmasını istemiştir.
    Davalılar ise, esasa yanıt süresi içerisinde zamanaşımı savunması (def"i) ile birlikte, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, davacı idarenin ödediği tazminatı rücu edemeyeceğini, araç işleteninin davalılardan ... olmayıp diğer davalı ... olduğunu, yaralanan görevlinin araca zorla bindirildiğini belirterek istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
    Yerel mahkemece istem kabul edilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz olunmuştur.
    Yasalarda def"i, davalının yerine getirmesi gereken bir edimi, özel bir nedenle yerine getirmekten kaçınması olanağı sağlayan bir hak olarak tanımlanmaktadır. Bunlardan birisi olan zamanaşımı savunması (def"i), süresinde ve yöntemine uygun biçimde ileri sürüldüğünde işin esasının incelenmesine geçilmez ve bu savunma, Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası’nın 222 ve izleyen maddeleri gereğince ön sorun (hadise) biçiminde incelenip karara bağlanır, zamanaşımının gerçekleştiği sonucuna varılırsa dava salt bu nedenle reddedilir.
    Diğer yandan, rücu davalarında zarar, kural olarak rücu edenin tazminatı ödediği günde meydana geldiğinden, zamanaşımı süresi Borçlar Yasası"nın 60/1. maddesi gereğince 1 yıldır. Ancak, dava açmaya emir vermeye yetkili yerin dava konusu edilecek zararın varlığını öğrendiği gün ile ödeme günü farklı ise 1 yıllık zamanaşımı süresi, dava açmaya emir vermeye yetkili yerin zararı ve zarar vereni öğrendiği günden itibaren işlemeye başlar.
    Ne var ki; dosya içeriğinden, dava açmaya emir vermeye yetkili yerin zararın varlığını ne zaman öğrendiği anlaşılamamaktadır. Dava konusu zarara yol açan olay 01.12.2002 günü meydana gelmiş olup davacı idare, 20.09.2006 günlü Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kararı gereğince 06.12.2006 günü tazminat ödemiş ve eldeki dava 29.08.2008 günü açılmıştır.
    Bu durumda, dava açmaya emir vermeye yetkili yerin dava açılması için emir verdiği gün araştırılıp zararın varlığını öğrendiği tarih belirlendikten sonra davalıların zamanaşımı savunması konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekir.
    Kabul biçimi yönünden ise; yerel mahkemece olayda hatır taşıması bulunduğu kabul edildiği halde belirlenen tazminat tutarından Borçlar Yasası"nın 43. maddesi gereğince davalılar yararına uygun bir indirim yapılmamış olması doğru değildir.
    Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilmeyerek, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; bozma nedenine göre öteki yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 21/02/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi