Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4798
Karar No: 2020/2089
Karar Tarihi: 18.06.2020

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/4798 Esas 2020/2089 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2018/4798 E.  ,  2020/2089 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 14/05/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 25/11/2014 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10. maddesinin 1. fıkrasına göre tebligat, muhatabın bilinen en son adresine yapılır. Aynı maddenin, 6099 sayılı Kanun ile eklenen 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır. Aynı Kanunun 21. maddesinde ise muhatabın adresinde bulunmaması halinde yapılacak işlemler ve bu kapsamda 21/1 maddesinde muhatabın adresten geçici olarak ayrılmış olması halinde tebligat usulü, 21/2 maddesinde ise mernis adresine tebligat usulü düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeler kapsamında tebligatın öncelikle bilinen en son adrese çıkartılması, bu adreste tebliğ edilemeyerek iade edilmesi halinde ise mernis adresine çıkartılması gerekmektedir.
    Mezkur Kanun’un “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” hükmü yer almaktadır.
    Aynı Kanunun “İlanen tebligat” başlıklı 28. maddesinde; adresi meçhul olanlara tebligatın ilanen yapılacağı, yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılamayan ve ikametgahı, meskeni veya iş yeri de bulunamayan kimsenin adresinin meçhul sayılacağı, adresin meçhul olması halinde keyfiyetin tebliğ memuru tarafından mahalle veya köy muhtarına şerh verdirilmek suretiyle tesbit edileceği, bununla beraber tebliği çıkaran mercinin, muhatabın adresini resmî veya hususi müessese ve dairelerden gerekli gördüklerine soracağı ve zabıta vasıtasıyla tahkik ve tespit ettireceği, yabancı memleketlerde oturanlara ilanen tebligat yapılmasını icabettiren ahvalde tebliği çıkaran mercinin, tebliğ olunacak evrak ile ilan suretlerini yabancı memlekette bulunan kimsenin malüm adresine ayrıca iadeli
    taahhütlü mektupla göndereceği ve posta makbuzunu dosyasına koyacağı hüküm altına alınmıştır.
    Somut olayın incelenmesinde; gerekçeli karar ve davacı tarafın temyize başvuru dilekçesine ilişkin tebligat evrakının davalının UYAP sisteminde yurt içi ikametgah adresi olarak kaydedilmiş bir adrese gönderildiği, gerekçeli kararın tebliğ mazbatasının incelenmesinde muhatabın adresinin kapalı olması sebebiyle kapıcı ...’ya sorulduğu, bu kişinin imzadan imtina ederek muhatabın çarşıya gittiğini beyan ettiği, Tebligat Kanunu madde 21/1’e göre mahalle muhtarına tebligat yapıldığı, kapıcıya haber verildiği, haber kağıdının muhatabın kapısına asıldığı, davacı tarafa ait temyize başvuru dilekçesinin tebliğine ilişkin mazbatanın incelenmesinde ise muhatabın adresinin kapalı olması sebebiyle ismini vermek istemeyen kapıcıya sorulduğu, bu kişinin imzadan imtina ederek muhatabın çarşıya gittiğini beyan ettiği, Tebligat Kanunu madde 21/1’e göre mahalle muhtarına tebligat yapıldığı, ismi yazılmamış olan kapıcıya haber verildiği, haber kağıdının muhatabın kapısına asıldığı anlaşılmıştır.
    Davalıya yapılan gerekçeli karar ve davacı tarafın temyize başvuru dilekçesine ilişkin tebligat, Tebligat Kanununun 21/1 maddesine göre yapılmak istenilmiş olup, tebliğ belgelerinin incelenmesinde; muhatabın çarşıda olduğunun kapıcıdan sorulduğu şerh edilmiş, kapıcı ismi ve imzası alınmadan mahalle muhtarına imzası karşılığında tebliğ edildiği açıklamasına yer verilmiştir. Yukarıda belirtildiği üzere Tebligat Kanunu"nun 21/1 maddesine göre yapılan tebligatlarda, muhatabın geçici olarak adresten ayrıldığının bildirilmesi halinde, bildirimi yapan komşusunun kim olduğunun açık bir şekilde belirtilmesi ve imzasının alınması gerektiği, aksine bir durumda yapılan tebligatın geçerli olmadığı, benzer bir olaya ilişkin olarak Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22/12/2004 tarihli, 12-765 esas, 730 sayılı kararında ifade edilmiştir. Komşunun ismi tespit edilip imzası alınmadan yapılan tebligat 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/1 ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddelerine göre usulsüzdür.
    Dosyanın tetkikinden davalıya ait geçerli bir mernis adresinin UYAP sisteminde kayıtlı olmadığı, mahkemece tebligat yapılan diğer adresin de davalıya ait geçerli bir adres olup olmadığı anlaşılamamıştır.
    Dolayısıyla davalı ..."a Tebligat Kanunu"nun 21/1 maddesine göre yapıldığı anlaşılan gerekçeli karar ve davacı tarafın temyize başvuru dilekçesinin tebliği usulüne uygun olmadığından geçersizdir. Şu halde mahkemece, adı geçen davalı hakkında adres araştırması yapılarak, davalının adresinin resmî veya hususi müessese ve dairelerden gerekli görülenlere sorulması, zabıta vasıtasıyla tahkik ve tespit ettirilmesi, akabinde yukarıdaki yasal düzenlemeler dikkate alınarak gerekçeli karar ve davacı temyiz dilekçesinin usulüne uygun tebliğinin sağlanması için dosyanın geri çevrilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın ve davacı temyiz dilekçesinin yukarıda açıklanan şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlandıktan ve temyiz süresi de beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 18/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi