Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15635
Karar No: 2016/6965
Karar Tarihi: 28.04.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/15635 Esas 2016/6965 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/15635 E.  ,  2016/6965 K.
"İçtihat Metni"


Mahkemesi :İş Mahkemesi



Dava, yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile geri alım (istirdat) istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) 01.06.1985 – 1990 döneminde 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa tabi 1.994 günlük iştirakçiliği, 01.01.1991 – 30.09.2008 tarihleri arasında 506 sayılı Kanunun 86. maddesindeki avukatlık topluluk sigortası sözleşmesi kapsamında 6.390 günlük zorunlu, 01.10.2008 – 31.01.2012 döneminde vergi kaydına dayalı 5510 sayılı Kanunun 4/1-(b) maddesine tabi 1.200 günlük sigortalılığı bulunan ve tüm primlerini ödemiş olan davacının 23.01.2012 tarihinde davalı Kuruma yaptığı başvuruda doldurduğu matbu forma “Emekliliğe Hazırlık” ibarelerini yazdığı, sonrasında Kuruma 31.05.2012 günü 2. kez başvuran davacının bu kez kendisine 01.03.2012 tarihi itibarıyla yaşlılık aylığı bağlanmasını istediği, vergi kaydı süregeldiğinden Kurumca 5510 sayılı Kanunun 4/1-(b) maddesine tabi sigortalılığı devam ettirilen davacıya prim borcu tahakkuk ettirilerek talebinin reddedildiği ve 2012 yılının Ağustos ayında düzenlenen cevap yazısıyla anılan borcun ödenmesinin istenildiği, 16.08.2012 ve 06.09.2012 tarihlerinde ödemeler yapan davacının 21.05.2013 günü de prim yatırıp yeniden tahsis talebinde bulunması üzerine Kurumca aylığın 1479 sayılı Kanunun Geçici 10/2. maddesi gereğince 01.06.2013 tarihinden itibaren bağlandığı anlaşılmakta olup istem, aylığın 01.04.2012 günü itibarıyla tahsis edilmesi gerektiğinin tespiti ile yersiz tahsil edilen sigorta primlerinin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faiziyle birlikte geri alınmasına ilişkindir.
01.03.1963 doğumlu erkek davacı hakkında 31.01.2012 tarihi itibarıyla yaşlılık aylığı tahsis koşulları irdelendiğinde, 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 8/1. maddesinde yer alan “Birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden, ilgililere; son yedi yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan kurumca, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanır ve ödenir.” hükmü gereğince 506 sayılı Kanunun uygulanması gerektiği, buna göre anılan Kanunun Geçici 81/B-(f) maddesinde yazılı “25 yıllık sigortalılık süresi, 49 yaş, en az 5300 gün prim ödeme gün sayısı” şartlarına tabi olduğu, şu durumda 49 yaşın 01.03.2012 tarihinde doldurulacak olması ve henüz söz konusu yaş doldurulmadan Kuruma sunulan formda da kullanılan ibareler karşısında davacının 23.01.2012 tarihli isteminin tahsise yönelik olarak nitelendirilemeyeceği belirgindir.
Diğer taraftan 49 yaşın doldurulduğu 01.03.2012 günü itibarıyla değerlendirme yapıldığı takdirde, vergi kaydı süregeldiğinden 5510 sayılı Kanunun 4/1-(b) maddesine tabi sigortalılığın da devam ettirilmesi, buna göre 01.10.2008 – 01.03.2012 döneminde 1.230 günlük sigortalılığı bulunan davacı hakkında 506 sayılı Kanunun uygulanması gerekmekte, giderek, Şubat/2012 dönemi primini de ödemiş ve tahsis koşulları gerçekleşmiş bulunmakta ise de 506 sayılı Kanunun 60/H maddesindeki “Bu maddede belirtilen yaşlılık aylıklarından yararlanabilmek için, sigortalının çalıştığı işten ayrılması ve yazılı istekte bulunması şarttır.” yönündeki düzenleme dikkate alındığında, yukarıdaki paragrafta değinildiği üzere yazılı başvurusu olmayan davacıya aylık bağlanamayacağı ortadadır.
İlk yazılı talep olarak benimsenmesi gereken 31.05.2012 tarihi itibarıyla durum değerlendirmesi yapıldığında ise bu kez, süregelen vergi kaydına dayalı olarak 01.10.2008 – 31.05.2012 döneminde 4/1-(b) maddesine tabi sigortalılığı 1.320 günü bulan davacı hakkında 2829 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince 1479 sayılı Kanunun uygulanması zorunludur.
Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında sonuç olarak, aylık tahsislerinde sigortalıların hizmet birleştirmesine zorlanamayacakları gözetilerek öncelikle davacı vekilinden sorulmak suretiyle istem açıklattırılmalı, talep, 5510 sayılı Kanunun 4/1-(b) maddesine tabi sigortalılık dışlanmak suretiyle yalnızca 506 ve 5434 sayılı Kanunlara tabi hizmetler esas alınarak tahsise yönelik ise 31.05.2012 tarihi itibarıyla 506 sayılı Kanunun Geçici 81/B maddesi kapsamında irdeleme yapılmalı, tüm hizmetlerin birleştirilmesi istenildiği takdirde ise 1479 sayılı Kanunun 35. maddesindeki, yaşlılık aylığından yararlanabilmek için sigortalının, talepte bulunduğu tarihte prim ve her türlü borçlarını ödemiş olması gerektiğine ilişkin hüküm dikkate alınıp söz konusu Kanunun Geçici 10/2. maddesi çerçevesinde tahsis koşulları irdelenerek prim borçlarının ödendiği tarih açıklıkla saptanmalı ve elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, anılan gereklilikler yerine getirilmeden istemin aynen kabul edilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi