13. Ceza Dairesi 2014/33929 E. , 2015/20674 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar hakkında dava zamanaşımı süresi içerisinde konut dokunulmazlığını ihlal suçundan işlem yapılması mümkün görülmüştür.
I-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre; 5320 Sayılı Kanun"un geçici 2. maddesi gereğince hüküm tarihine göre temyizi olanaklı olmadığından sanık ...’in temyiz isteminin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 Sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE,
II-Sanık ... hakkında hırsızlık, sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Oluşa ve tüm dosya içeriğine; sanıkların müştekinin konutuna birlikte gelerek bahçe içerisinde bulunan kulübeden iki adet küçükbaş hayvanı çalıp araçlarına yükledikleri sırada tanık ... tarafından çevre aydınlatmasının iyi olması nedeniyle net olarak görülüp müştekiye hırsızlık yapıldığını bağırarak seslendiği, fark edildiklerini anlayan sanıkların iki adet keçiyi araçlarına yükleyerek olay yerinden kaçtıkları; 19.07.2012 tarihli teşhis tutanağı içeriğine göre sanık ...’nün tanık tarafından suçlular albümünden teşhis edildiği; araştırmalar devam ettiği sıralarda 21.07.2012 günü gece 02.15 sıralarında sanıkların suçta kullandıkları araç ile birlikte görülmeleri üzerine karakola davet edildikleri, teşhis yaptırılması için tanığa ulaşılamaması nedeniyle sanık ...’ın halasının oğlu olan sanık ...’in serbest bırakıldığı, araç içerisinde yapılan incelemede beyaz kıl parçaları ile küçük baş hayvan dışkı parçalarına rastlanıldığı, 21.07.2012 günü saat 07.00 sıralarında karakola gelen tanığa sanık ...’nin karakolda bulunduğu ana ait güvenlik kamera görüntülerinin izlettirildiği, tanığın sanığı net olarak teşhis ettiği; sanık Hilmi aşamalardaki beyanlarında suç tarihinde Irak ülkesinde yahut yurtdışında bulunduğu konusunda bir iddiada bulunmadığı gibi sadece bu iddianın aşamalarda suç tarihinden bir gün önce ve sonrasında sanıkla birlikte olduklarını belirten sanık ... tarafından karar celsesinde dile getirildiği, sanıkların müsnet suçları birlikte işlediklerinin anlaşılması karşısında; tebliğnamede yer alan bozma düşüncesine katılınmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
“Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve ...’nün temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerlerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.