18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/17546 Karar No: 2016/5955 Karar Tarihi: 24.03.2016
Tehdit - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/17546 Esas 2016/5955 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davadan bahsedilmektedir. Sanık hakaret ve tehdit suçlarından mahkum edilmiştir. Hakaret suçuna yönelik temyiz incelemesinde tüm iddia ve savunmaların eksiksiz sergilendiği ve eylemin doğru olarak nitelendirildiği belirtilmiştir. Ancak, TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmıştır. Tehdit suçlarına yönelik temyiz incelemesinde, eylemin görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu belirtilmiştir. Ayrıca, TCK'nın 53/1-b maddesindeki hak yoksunluğu uygulamasının Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı kalmamıştır. Kararın sonunda, CMUK'nın 326/son maddesi gözetilerek hükmün kısmen bozulması kararlaştırılmıştır. Detaylı açıklama yapmak gerekirse; TCK'nın 53/1-b maddesi hak yoksunluğunu düzenlemektedir ve bu uygulama Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmiştir. CMUK'nın 326/son maddesi ise, kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını sağlamaktadır.
18. Ceza Dairesi 2015/17546 E. , 2016/5955 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, hakaret HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede: 1- Hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelenmesinde; Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak; TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Bozmayı gerektirmiş, ancak bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, tebliğnameye aykırı olarak “TCK"nın 53/1-b” maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılması suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2- Tehdit suçlarından kurulan hükme yönelik temyiz incelenmesine gelince; Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- İlçe Jandarma Komutanlığı"na bağlı korucu olarak görev yapan ve 17/07/2012 tarihinde hakkındaki yakalama kararı sebebi ile aranmakta olan sanığı yakalamak için ilçe jandarma komutanlığındaki diğer personel ile birlikte görevlendirilen müştekilerin askeri personel ile birlikte şüpheliyi yakalamak için şüphelinin ikamet ettiği yere gittikleri esnada; sanığın kendisini yakalamak için gelen müştekilere hitaben ""Asker benim kapımı bilmez, onları benim kapıma siz getirdiniz, benim kırk günlük hapisim var çıkınca o silahları ana..zın a....na so..cağım, bu iş burada bitmez, bunu yanınıza bırakmam"" biçiminde sözler sarf ettiğinin anlaşılması karşısında, eylemin görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden; yazılı şekilde karar verilmesi, 2-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Kanuna aykırı ve sanık ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye kısmi uygun olarak 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi gözetilerek, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.