Esas No: 2021/2789
Karar No: 2022/4981
Karar Tarihi: 16.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2789 Esas 2022/4981 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı ile yapılan acentelik sözleşmesi gereği, tahsil edilen primlerin komisyonu düşüldükten sonra kalan kısmının müvekkilin veya sigorta şirketinin hesabına yatırılması gerektiği belirtiliyor. Ancak davalı, 2008 yılından itibaren yapmış olduğu acentelik işlemleri nedeniyle ödemesi gereken 16.699,56 TL'yi ödemediği için davacının bu miktarı sigorta şirketine ödemesi gerektiği belirtiliyor. Davacı, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 9.000,00 TL'nin alacağın doğduğu tarihlerden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ediyor. Mahkeme, davacı nam ve hesabına düzenlenen sigorta poliçelerinden tahsil edilen prim miktarının 709,08 TL olduğunu belirtiyor ve davacının talebi doğrultusunda kısmi olarak karar veriyor. Davacının temyiz itirazları reddediliyor ve hüküm ONANIRKEN, bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınması kararlaştırılıyor.
İlgili Kanun Maddeleri: -
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 16.02.2021 tarih ve 2019/312 E. - 2021/41 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı arasında sınırlı yetkili acentelik sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereğince davalının müvekkiline bağlı olarak çalışacağını ve tahsil ettiği primlerin komisyonu düşüldükten sonra kalan kısmının müvekkilinin ya da sigorta şirketinin hesabına yatırmak zorunda olduğunu, ancak davalının 2008 yılından itibaren yapmış olduğu acentelik işlemleri nedeniyle ödemesi gereken 16.699,56 TL'yi ödemediğini, bu miktarın müvekkili tarafından sigorta şirketine ödenmek zorunda kalındığını, ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 9.000,00 TL'nin alacağın doğduğu tarihlerden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin sınırlı yetkili acentelik sözleşmesi gereğince hiçbir işlem yapmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davalının davacı nam ve hesabına düzenlemiş bulunduğu sigorta poliçelerinden tahsil ettiği prim miktarının 709,08 TL olduğu, bunun dışında başkaca poliçe tanzim edilmediği gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 16/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.