19. Ceza Dairesi Esas No: 2017/4803 Karar No: 2017/11144 Karar Tarihi: 14.12.2017
5187 Sayılı Yasaya Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/4803 Esas 2017/11144 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıklar hakkında 5187 Sayılı Yasaya aykırılık suçu nedeniyle açılan davada, sanıkların ön ödeme emirlerinin tebliğ edilmesine rağmen ödeme süresinin geçmesi beklenmeden iddianame düzenlenmesi bozma nedeni olarak kabul edilmemiştir. Ancak sanıkların aynı mağdura karşı değişik zamanlarda aynı suçu işledikleri iddialarıyla ilgili olarak daha önce açılmış olan dava dosyaları ile birleştirilerek, haklarında TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmamasına karar verilmiştir. Sanıkların müdafiinin lehe olan hükümlerin uygulanması isteği TCK'nın 52/4. maddesi kapsamında olup, bu hususun ayrıca karara bağlanması gerektiği belirtilmiştir. Hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca istem gibi bozulmasına karar verilerek, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılması mahkemece kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 43/1 ve 52/4. maddeleri ile 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi belirtilmiştir.
19. Ceza Dairesi 2017/4803 E. , 2017/11144 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5187 Sayılı Yasaya Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Sanıklar hakkında soruşturma aşamasında çıkartılan ön ödeme emirlerinin 10.07.2013 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen, tebliğden sonra 10 günlük ödeme süresinin geçmesi beklenmeden 16.07.2013 günü iddianame düzenlenmesinin bozma nedeni olduğuna dair tebliğnamedeki düşünceye; sanıkların, haklarında hazırlanan iddianameden kendilerine duruşma gününü de bildirir davetiyelerin 25.07.2013 tarihlerinde tebliğiyle birlikte haberdar olmaları, önceden her iki sanığa da tebliğ edilen ön ödeme emrinde yazılı 10 günlük süre içinde ödeme yapmak istemeleri ve ön ödeme nedeniyle dava açılmamasını talep etmelerinin önünde maddi veya yasal bir engel olmaması, keza yargılama sürecinde sanıkların bu ödemeyi yaptıklarını veya ödeme yapmak istediklerini ancak bunun engellendiğini gösterir bir delil veya beyanlarının da bulunmaması karşısında iştirak edilmemiştir. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; Aynı kişiye karşı değişik tarihlerde aynı suçu işledikleri anlaşılan sanıklar hakkında; 17.06.2013 tarihli eylem nedeniyle İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/217 E., 2013/319 K. sayılı kararı ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve 14.12.2017 tarihinde bozulmasına karar verilen Dairemizin 2017/4690 Esasında kayıtlı, 18.06.2013 tarihli eylem nedeniyle İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/220 E., 2013/321 K. sayılı kararı ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve 14.12.2017 tarihinde bozulmasına karar verilen Dairemizin 2017/5067 Esasında kayıtlı, 25.06.2013 tarihli eylem nedeniyle İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/218 E., 2013/320 K. sayılı kararı ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve 14.12.2017 tarihinde bozulmasına karar verilen Dairemizin 2017/5039 Esasında kayıtlı, olan dava dosyalarının da mevcut olması karşısında; Anılan dosyalar ile temyize konu dava dosyası birleştirilerek; suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve haklarında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılmaması, Kabule göre de; Sanıklar müdafiinin, lehe olan hükümlerin uygulanması isteğinin, TCK"nın 52/4. maddesindeki taksitlendirme hükmünün uygulanmasını da kapsadığı gözetilmeden, bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi, Kanuna aykırı ve sanıklar müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 14.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.