4. Hukuk Dairesi 2020/1709 E. , 2020/2082 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar DSİ Genel Müdürlüğü ve dahili davalı ... aleyhine 06/03/2015 gününde verilen dilekçe ile muhdesatın aidiyeti ve zarar tespiti talebi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonucunda; tazminat davasının kabulüne dair verilen 26/02/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi dahili davalı ... vekili ve davalı DSİ Genel Müdürlüğü vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dahili davalı ... Hazinesinin temyizi yönünden;
Dava, muhdesatın aidiyeti ve zarar tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı ... vekili ve dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davaya konu taşınmazın önceden bir bütün olduğunu, 2008 yılında bu taşınmazın imar uygulaması sonucunda bir kısmına Hazinenin malik olduğunu, ... tarafından dere ıslahı projesi kapsamında müvekkilinin hissedarı olduğu 218/400 payının üzerinde bulunan ceviz ağaçları, nar ağaçları, zeytin ağaçlarının ve yine aynı yerde bulunan sulama havuzu ve evinin zarar gördüğünü belirterek muhdesatların aidiyetini ve zararının tespitini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı, dava dilekçesinde davasını yalnızca Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne yöneltilmiş olup yargılama esnasında ise ..., davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile davaya dahil edilmiştir. ..., dava tarihinden önce 2008 yılında yapılan imar uygulaması ile ağaçların bulunduğu taşınmazın üzerinde hissedar konumuna gelmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 124/1.maddesi "Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür." hükmüne amirdir. HMK"nun 176.maddesi ve devamı maddeleri hükümleri gereğince ıslah yoluyla dahi olsa hasım değiştirilmesine yasal olanak bulunmamakta olup ayrıca bir kimseye dahili davalı yoluyla (mecburi dava arkadaşlığı haricinde) taraf sıfatı verilemeyeceği de sabittir. Şu durumda, davanın başında Hazineye yönelik dava açılmayıp yargılama esnasında dahili davalı sıfatıyla yargılamaya devam edilmesi usule aykırılık olup Hazineye yönelik talebin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
2- Davalı ... Müdürlüğünün temyiz itirazlarına gelince;
11.2.1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının I. bendinde açıkça belirtildiği gibi, bir kamu kurumu tarafından verilen kararlar üzerine plan ve projesine göre bir yol yapılması dolayısıyla evinin duvarı yıkılan veya bodrum katını sel basan, bir su tesisi yapılması neticesinde tarlasındaki sular çekilip ağaçları ve mahsulleri kuruyan veya tarlası ekilemez hale gelen yahut tarlasının kenarından geçen derenin kuruması yüzünden tarlası susuz kalan veya su tesisinin bozukluğu yahut bakımındaki ihmal yüzünden tarlasını sular basıp bu suların getirdiği kumlardan dolayı tarlası artık ekilemeyecek duruma düşen kimsenin uğradığı zararlar gibi zararlar idari kararın ve fiilin neticesinde meydana gelen zararlardır. Zira bir kamu kurumunun görevlerinden olan bir işi yapmayı kararlaştırması idari bir karar olduğu gibi, bu kararı yerine getirmek üzere plan ve projeler yapıp o plan ve projeler gereğince işi görmesi de verilen kararın neticesi olan birer idari eylemdir. O halde sözü edilen kararda örnek olarak belirtilen bu eylemlerden doğan zararların ödettirilmesi istekleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 2. maddesi hükmünce bir tam yargı davasıdır ve bu davalara bakma görevi idari yargı yerine aittir. Eldeki davanın, davalı ... Müdürlüğünün dere ıslah projesi kapsamında davaya konu olan ağaçlara ve davacının sulama havuzuna zarar verdiği belirtilerek açıldığı anlaşılmakla mahkemece yargı yolu bakımından davanın usulden reddi kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın (1) nolu bentte gösterilen nedenle ... yararına, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı DSİ Genel Müdürlüğü yararına BOZULMASINA; bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına 18/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.