Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/10438
Karar No: 2008/271
Karar Tarihi: 17.1.2008

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2007/10438 Esas 2008/271 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, maliki olduğu taşınmazda davalının yapılanmak suretiyle müdahale ettiğini belirterek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil talebinde bulundu. Mahkeme davanın kısmen kabulüne karar verdi. Ancak, kısa kararda yıkım konusunda hüküm kurulmadığı, gerekçeli kararda ise yıkım yönünden de hüküm kurulduğu anlaşıldığından çelişkili olduğu gerekçesiyle karar bozuldu. Kararda, HUMK'nun 376. maddesi gereği tarafların tüm delilleri toplanıp, son sözleri dinlendikten sonra hakimin aynı yasanın 388. ve 389. maddeleri uyarınca kararın gerekçesi ile birlikte tam olarak yazması ve tefhim etmesi gerektiği belirtildi. Kısa kararla davadan elini çeken hakim, daha sonra gerekçeli karar ile tefhim arasında çelişki yaratamaz. Anayasa'nın 141. maddesi ile HUMK'nun uyma zorunluluğu olan buyurucu maddelerinin gözardı edilmesi, yargı düzenine aykırı bir durum yaratır. Hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince bozulması kararlaştırıldı.
Kanun maddeleri:
- HUMK'nun 376. maddesi: Tarafların delilleri toplanıp, son sözleri dinlendikten sonra hakim kararını tam olarak yazıp tefhim etmelidir.
- HUMK'nun 388.
1. Hukuk Dairesi         2007/10438 E.  ,  2008/271 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 13/06/2007
    NUMARASI : 2003/274-2007/193

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kayden maliki oldukları 2092 ada 8 parsel sayılı taşınmaza davalının yapılanmak suretiyle müdahalede bulunduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil talebinde bulunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, taraflarca süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

                                                                 -KARAR-

    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere; tarafların tüm delilleri toplanıp, tetkik edildikten ve HUMK.nun 376. maddesine göre; son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin; aynı yasanın 388. maddesi uyarınca kararı gerekçesi ile birlikte (tam olarak) yazması ve hüküm sonucunu 389. maddede öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır.
    Nevarki, uygulamada söz konusu yasanın 38l. maddesinin son fıkrasının getirdiği ayrıcalığa dayanılarak bazı zorunlu nedenlerle sadece hükmün sonucu tutanağa geçirilip tefhim edilmekte, gerekçeli karar daha sonra yazılmaktadır.
    İşte bu gibi hallerde HUMK.nun 389. maddesine uygun olarak tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkca gösteren tefhim ile aleniyet ve hukuki varlık kazanan kısa karara daha sonra yazılan gerekçeli kararın uygun olması zorunludur. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak yoktur. Öte yandan, kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olması, yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasanın l4l. maddesi ile HUMK.nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca anılan husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir ödevdir. Aksine düşünce ve uygulama yargı, yargıç ve kararlarının her türlü düşünceden uzak, saygın ve güvenilir olması ilkesi ile de bağdaşmaz.
    Değinilen ilke ve yasa hükümleri gözardı edilerek kısa kararda yıkım konusunda hüküm kurulmadığı ancak gerekçeli kararda ise yıkım yönünden de hüküm kurulmuş olduğu anlaşıldığından kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazılması doğru değildir. Bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer oldağına Öyleyse hükmün l0.4.l992 gün, l992/7 Esas, l992/4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı çerçevesinde bir karar verilmek üzere HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.1.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi