19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1089 Karar No: 2017/11103 Karar Tarihi: 14.12.2017
6102 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/1089 Esas 2017/11103 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir sanık hakkında 6102 Sayılı Kanuna aykırılık suçlamasıyla açılan davada beraat hükmü vermiştir. Sanığı temsil eden avukatın vekalet ücretine hükmedilmemesi nedeniyle hüküm BOZULMUŞTUR. Ancak, yeniden yargılama yapılmaksızın sadece vekalet ücretinin ödenmesi yeterli görülmüştür. Kararda, 6217 sayılı kanunun 23. maddesi ve 5320 sayılı CMK'nın 8/1. maddesi ile uygulama şekli hakkındaki kanuna eklenen geçici 2. maddesi detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Bu kanunlar uyarınca, 14.04.2011 tarihinden sonra doğrudan hükmedilen 3.000 Türk Lirası dahil adli para cezaları kesin nitelikte olduğu için, temyiz yolu kapalıdır. Ancak, hapis cezasından çevrilen adli para cezaları hariç edilmiştir. Bölge adliye mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar ise, sadece hapis cezasından çevrilen adli para cezaları temyize açıktır.
19. Ceza Dairesi 2016/1089 E. , 2017/11103 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 6102 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Beraat, Temyiz Talebinin Reddi
Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde; 14.04.2011 gün ve 27905 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 23. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 272. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde “hapis cezasından çevrilen adlî para cezaları hariç olmak üzere sonuç olarak belirlenen 3.000 Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı” şeklinde yapılan değişiklik ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen “bölge adliye mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar hapis cezasından çevrilenler hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine karşı temyiz yoluna başvurulamaz” şeklindeki geçici 2. maddesi göz önünde bulundurulduğunda, 14.04.2011 tarihinden sonra doğrudan hükmolunan 3.000 Türk Lirası dahil adli para cezalarına ilişkin mahkumiyet hükmünün kesin nitelikte olduğu cihetle, müsadere edilen eşyanın değerinin temyiz tarihi itibariyle HMUK 474/4. maddesindeki temyiz edilebilirlik sınırlarına ulaşmadığı, hükmün kesin nitelikte olması nedeniyle, yerel mahkemenin 24/12/2015 tarihli ek kararınada bir isabetsizlik görülmediğinden, sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görülmediğinden ek kararın tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde; Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına, CMK"nın 324/1, 327/2. ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/5. maddeleri uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasına “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına, CMK"nın 324/1, 327/2. ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 14/5. maddeleri uyarınca, 1.500 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine” ibaresi eklenmek suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.