10. Hukuk Dairesi 2020/3600 E. , 2021/3866 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye Mahkemesi : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
No : 2019/2093-2019/1992
İlk Derece Mahkemesi : Konya 4. İş Mahkemesi
No : 2018/382-2019/219
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı, davalıya ait iş yerinde 2005-10.03.2014 ve 01.05.2015-10.10.2016 tarihleri arasında çalıştığının tespitini talep etti.
II-CEVAP
Davalı işveren vekili verdiği cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Fer"i müdahil Kurum vekili davanın reddini talep etti.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesi, davanın reddine karar verilmiştir.
B-BAM KARARI
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı, mülga 506 sayılı Kanun’un 79. maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 86. maddesidir. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur.Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Davacı, 2005-10.03.2014 ve 01.05.2015-10.10.2016 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde geçen çalışmalarının tespitini istemiştir. Dosya içinde yer alan davacının hizmet döküm cetvelinde; davalıya ait 1115874 sicil nolu işyerinden 11/03/2014 tarihinde işe girişinin bildirildiği, 30/04/2015 tarihinde işten çıkışının bildirildiği, ayrıca 11/10/2016 tarihinde işe tekrar girişinin bildirildiği ve 31/10/2016 tarihinde de işten çıkışının bildirildiği, belirtilen dönemler arasında hizmetlerinin kuruma tam olarak bildirilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece; Tarım Müdürlüğü kayıtlarına göre davacının hayvancılık kayıt siteminde işletmesinin olduğu ve işletmesinde 10 adet küpe kayıtlı büyükbaş hayvan kaydının olduğunun bildirildiği, yine yapılan asayiş araştırmasında 2005-2014 tarihleri arasında davacının 5-10 tane civarında büyükbaş hayvan besleyerek kurbana hazırlayıp sattığı, kesimini ve ticaretini yaptığı, aynı tarihlerde bu iş dışında buğday pazarında da çalıştığının tespit edildiği, yine dinlenen tanık beyanlarında da davacının buğday pazarında çalışması haricinde yılın belirli dönemlerinde hayvancılık işi ile uğraştığının belirtildiği, davacının buğday pazarında dava konusu edilen tarihler arasında sürekli olarak bir işveren bünyesinde çalışmadıkları, arada gezen hammaliye ekibinde arkadaşları ile birlikte çalıştıklarının tanık beyanlarından anlaşıldığı, tüm bu hususlar gözetildiğinde davacının, davalıya ait işyerinde dava konusu ettiği dönemde aralıksız olarak fiili olarak çalıştığına ilişkin bir kısım tanık beyanları haricinde herhangi bir delilin bulunmadığı ve davacının, davalıya ait işyerinde çalışmasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki mahkemece kurulan hüküm eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
Mahkemece, yapılacak iş davacının çalışmasının gerçekliği, işin ve iş yerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla; öncelikle, iş yeri sicil dosyası ve davacının şahsi sicil dosyası Kurumdan getirtilmeli, bu kapsamda davalı iş yeri kapsam ve kapasitesi, kaç işçi çalıştırdığı, sürekli hamal ihtiyacı olup olmadığı hususları tespit edilmeli, davacının komşuları ve komşu iş yeri tanıkları dinlenilerek davacının hayvanlarına kimin baktığı, hayvancılıkla yılın ve günün hangi zamanlarında nasıl uğraştığı hususları belirlenmeli, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmelidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 24.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.