Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2010/12691
Karar No: 2012/7747
Karar Tarihi: 28.03.2012

Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2010/12691 Esas 2012/7747 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir kişinin diğer kişiyi telefon arayarak cinsel tacizde bulunması suçundan sanığın mahkumiyetine karar verdi ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması konusunda yeterli gerekçe sunulmadığı için bu kararın bozulması gerektiğine hükmetti. 5237 sayılı TCK'nun 105/1 ve 43. maddeleri cinsel taciz suçunu düzenlemektedir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması konusunda değerlendirme yaparken, 5271 sayılı CMK'nun 231. maddesinin 6.fıkrasının (b) bendinde belirtilen \"sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması\" koşulunun oluşup oluşmadığına dikkat edilmelidir.
2. Ceza Dairesi         2010/12691 E.  ,  2012/7747 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 2 - 2008/167804
    MAHKEMESİ : Eskişehir 1. Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 28/07/2007
    NUMARASI : 2007/75 (E) ve 2007/630 (K)
    SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması tartışılarak uygulanmasına yer olmadığına karar verildiğinin belirlenmesi karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine katılınmamıştır
    Dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    1- Katılanın soruşturma aşamasından itibaren bütünlük gösteren ve tanıklar O.. E.. ile R. A. tarafından da doğrulanan anlatımlarında; sanığın kendisine telefon ederek, “eşinin ne işle uğraştığını, kaç çocuğunun olduğunu ve kaçıncı sınıflara gittiğini, kendisini iyi tanıdığından bahsederek, kocan yurt dışında, sende yalnızsın bende yalnızım, çarşıda buluşalım, seninle tanışmak istiyorum, kocan gelmeden buluşalım, birlikte olalım” şeklinde sözler söylediğinin anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin bir bütün olarak cinsel taciz suçunu düzenleyen 5237 sayılı TCK"nun 105/1 ve 43.maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerekip gerekmediği tartışılmadan, kişilerin huzur ve sükununun bozmak suçundan mahkumiyetine, cinsel taciz suçundan suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmesi,
    2- Kabule göre ise;
    a) Adli sicil kaydına göre daha önce kasıtlı bir suçtan mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında hükmolunan cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilirken, 5237 Sayılı TCK. nun 51/1-b maddesinde belirtilen "suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaat oluşup oluşmaması" hususlarının değerlendirilmesi gerekirken, yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
    b) Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 esas - 2009/13 karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararda, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, olayda yakınanın bir tazminat talebi bulunmadığı gibi, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde sanığa atılı kişilerin huzur ve sükununu bozmak suçundan doğan herhangi bir maddi zararının da bulunmadığı gibi kayden sabıkasız olduğu anlaşılan sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6.fıkrasının (b) bendinde belirtilen ""sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması"" koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “sanığın suçun işlenmesi ile katılanın uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen gidermediği” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 28.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi