15. Hukuk Dairesi 2019/3281 E. , 2020/2434 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki Asli müdahil vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-birleşen dosya davalıları vekili gelmedi. Asli müdahil vekili Avukat ... geldi. Davalı-birleşen dosya davalısı vekili gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan asli müdahil avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl ve birleşen dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl dava tapu iptâli ve tescil, birleşen dava sözleşmenin feshi, gecikme tazminatı ve uğranılan zararlar karşılığı maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl davada asli müdahilin talebinin kabulüne, birleşen davada arsa sahipleri ... ve ...’nin davasının kısmen kabulü ile asıl davanın konusu olan bağımsız bölümün arsa sahiplerine ait tapu kaydının iptâli ile asli müdahil adına tapuya kayıt ve tesciline, birleşen davanın konusu olup mahkeme veznesine depo edilen 37.872,28 TL’nin asıl dosya davalıları ... ve ...’ye ödenmesine dair verilen karar asıl davada asli müdahil ... vekilince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre asli müdahil ...’ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2-4708 sayılı Yapı Denetim Kanunu’nun 2/1. maddesine göre yapı denetim hizmeti yapı sahibi veya vekili ile yapı denetim kuruluşu arasında akdedilen yapı denetim hizmet sözleşmesi ükümlerine göre yürütülür. Kanunun emredici hükmüne göre yapı sahibi, inşaat sözleşmesi yaptığı yükleniciyi bu iş için vekil tayin edemeyecektir. Kural olarak da sözleşmenin tarafı olduğundan Yapı Denetim Kanunu’nun 8/5. maddesi hükmü gereğince yapı denetim hizmet bedelinden yapı sahibi sorumludur. Ancak arsa sahibi (yapı sahibi) ile yüklenici arasındaki sözleşmede özel hüküm bulunması halinde, yapı denetim hizmet bedelini ödeyen arsa-yapı sahibi ödediği bu bedeli yükleniciden talep edebilecektir.
Yüklenici ... ile arsa sahipleri ... ve ... arasında ... 2. Noterliği’nde imzalanan 05.10.2010 gün 12342 yevmiye nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinde arsa sahibinin ödediği yapı denetim hizmet bedelini yükleniciden rücu edebileceği ya da yapı denetim hizmet bedelinden yüklenicinin sorumlu olduğuna dair bir düzenleme bulunmamaktadır.Yerel mahkemece verilen ilk kararın arsa sahiplerince temyizi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 28.02.2018 gün 2015/3370 Esas, 2018/602 Karar sayılı ilamında eksik iş bedeli yanında kira tazminatı ve yapı denetim ücretinin de ödenmesi sağlanarak veya birlikte ifa kuralı gözetilerek bir karar verilmesi gerekçesiyle hükmü bozmuş yerel mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulmuştur. Mahkemenin ilk kararına karşı yüklenicinin bir temyizi bulunmamaktadır. 09.05.1960 gün 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay bozma ilamına yerel mahkemece uyulması halinde bozma ilmaında belirtilen hususlar yararına olan taraf için usulü kazanılmış hak teşkil edeceğinden, bozma ilamına göre inceleme yapılıp karar verilmesi zorunlu hale gelir. Kural bu şekilde olmakla birlikte, sonradan aynı konuda yeni bir içtihadı birleştirme kararı çıkması, kanun değişikliği, göreve ilişkin hususlar, kesin hüküm varlığı ile hak düşürücü sürenin geçmiş olması yanında bozma kararının açıkça bir maddi hataya dayalı olması, hallerinde bozmaya uyulmuş olması usulü kazanılmış hak oluşturmaz.Somut olayda az yukarıda açıklandığı gibi yapı denetim kanununun emredici hükmüne göre yapı denetim hizmet sözleşmesinin tarafı arsa-yapı sahibi olup, yapı denetçisine karşı ücretin tamamından yapı sahibi sorumlu olduğu, yüklenici ile arsa sahipleri arasındaki sözleşmede arsa sahibinin ödeyeceği yapı denetim hizmet bedelini yükleniciden isteyebileceğine dair hüküm bulunmadığından yapı denetim bedelinden yüklenicinin ve halefi olan temlik alan asli müdahilin sorumlu olması ve bu bedel de yatırılarak birlikte ifaya karar verilme gerektiğine dair Yargıtay bozması kanunun emredici hükmüne aykırı ve açıkça maddi yanılgıya dayalı olup usulü kazanılmış hak oluşturmaz. Mahkemenin kabulünde olduğu gibi eksik iş bedeli ve gecikme tazminatından (kira tazminatı) yükleniciden temlik alan asli müdahilin sorumlu tutulması doğrudur.Bu durumda mahkemece asıl davada yapı denetim ücretinin de depo ettirilerek birlikte ifa suretiyle tescile karar verilmesine dair bozma ilamı açıkça maddi hataya dayalı olup bozmaya uyulması usulü kazanılmış hak oluşturmayacağından, asıl davada asli müdahil ...’ın yatırmak zorunda bırakıldığı 12.074,15 TL yapı denetim hizmet bedeli kendisine iade edilerek asıl davada geriye kalan eksik işlerin giderim bedeli ve kira (gecikme) tazminatı karşılığı 25.798,13 TL’nin asıl dosya davalıları-birleşen dosya davacıları ... ve ...’ye ödenerek asıl davada talep edilen arsa sahipleri üzerine olan tapu kayıtlarının iptâli ile asli müdahil adına tapuya kayıt ve tesciline, birleşen davada yapı denetim hizmet bedelinden yüklenicinin sorumlu tutulmasına dair ilk karar yüklenici tarafından temyiz edilmemesi suretiyle kesinleştiği, yine birleşen davada talep edilip ıslahla artırılan eksik iş giderim bedeli ile kira tazminatı asıl davada depo ettirilip arsa sahiplerine ödenmesine karar verildiğinden birleşen davanın depo ettirilen dışında kalan 12.074,15 TL üzerinden davalı yüklenici aleyhine kabulüne karar verilmesi gerekirken yapı denetim hizmet bedelinden temlik alan asli müdahilin sorumlu tutulması sonucunu doğuracak biçimde asli müdahile depo ettirilerek asıl ve birleşen davada yazlı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle asli müdahil ...’ın diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün asli müdahil ... yararına BOZULMASINA, 2.540,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı-birleşen dosya davacıları arsa sahipleri ... ve ...’den alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan asıl davada asli müdahil ...’a verilmesine, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden asli müdahil ..."a iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 15.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.