20. Hukuk Dairesi 2015/12810 E. , 2015/11983 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/10/2013
NUMARASI : 2012/350-2013/410
DAVACILAR : S.. S.. - M.. K..
DAVALI : Orman Yönetimi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı S.. S.. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar S.. S.. ve M.. K.. 12/11/2008 tarihli dilekçelerinde özetle; Küçükdeliller köyünde yapılan kadastro çalışmalarında orman olarak sınırlandırılan Hanarkası, Kabaoluk, Ercek, Kuzyaka, Dargil, Akkavak ve Kabacalar Devlet Ormanları sınırları içinde murisleri S.. oğlu N.. S..’dan intikalen gelen tapulu özel orman arazilerinin, Devlet ormanı yapılmasına itirazları olduğu iddiasıyla, Devlet ormanı olarak tescil edilen taşınmazların tescilinin iptali ile adlarına tescili talebiyle dava açmışlardır. Mahkemece, davacı M.. K..’ın açtığı davada, davanın atiye bırakıldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, davacı S.. S..’nın açtığı dava da ise, Küçükdeliller köyü 191 ada 22 ve 33, 101 ada 1 ve 108 ada 1 sayılı orman parselleri hakkında kadastro tesbit tutanağı düzenlenmediği, daha önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosunun 3402 sayılı Kanunun 22/son maddesi gereğince tapu kütüğüne aktarılması suretiyle yapıldığı gerekçesi ile görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı Orman Yönetimi tarafından vekâlet ücretine yönelik olarak temyiz edilmekle dairece düzeltilerek onanmıştır.
Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21/02/2012 gün ve 2012/1226 E. - 2415 K. sayılı kararında özetle: [hüküm fıkrasının altıncı paragrafı hüküm fıkrasından tamamen çıkartılarak, yerine “Davalı taraf yararına 3402 sayılı Kanunun 31/son maddesi gereğince 500,00.-TL vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalı Orman Yönetimine verilmesine” cümlesi eklenmek suretiyle düzeltilmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA,] karar verilmiştir.
Görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra, dosya asliye hukuk mahkemesine gelmekle, asliye hukuk mahkemesince, davacı tarafın açtığı dava yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiş, hüküm davacı S.. S.. tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir .
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 6831 sayılı Kanun hükmüne göre yapılıp 28/08/2007 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ile 14/10/2008 - 12/11/2008 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastrosu vardır.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemece, ormanların mülkiyeti Hazine"ye ait olmasına rağmen Hazine"nin davaya dahil edilmediği, davacı tarafça dayanılan tapu ve vergi kayıtlarının ilk tesisinden itibaren tedavülleri ile birlikte revizyon durumu da sorularak getirtilip, yapılan keşifte uygulanarak kapsamının belirlenmediği, dayanılan tapu kaydının 4785 sayılı Kanun kapsamında değerini yitirip yitirmediğinin değerlendirilmediği, sunulan kayıtlar ile davacılar arasında akdi veya ırsi halefiyet bulunup bulunmadığının belirlenmediği, sunulan kayıtların tapu niteliğinde olup olmadığının da mahkemece tartışılmadığı, fen, ziraat ve orman bilirkişi tarafından düzenlenen raporlarda, taşınmazlarda, kapalılık teşkil etmiş, 15-60 yaş arası karaçam ağaçları bulunduğu açıklanmışken, memleket haritasında çalılık olduğu belirtilmiş, taşınmazların eğiminin % 12 - 90 arasında olduğu belirlenmesine rağmen çalılıkların orman olmadığının açıklandığı, mahkemece, oluşan bu çelişkinin giderilmediği ve çekişmeli taşınmazlar ve geniş çevresini gösterir kadastro paftası ile hava fotoğrafında çakıştırma yapılarak, hava fotoğrafındaki bitki örtüsünün ne olduğunun açıklanmadığı, anlaşılmaktadır.
Eksik araştırma, inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz.
Bu nedenlerle; Hazinenin davaya dahil edilerek, delilleri sorulup toplandıktan sonra, çekişmeli taşınmaz ve çevresini gösterir orijinal kadastro paftasının ve davacılarca dayanılan tapu ve vergi kayıtlarının ilk oluşumundan itibaren tüm tedavülleri ve varsa krokileri, revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları, tapu kaydının uygulandığı tüm parseller ve komşu parsel tutanak ve dayanakları, davalı iseler dava dosyaları, tapunun oluşumuna ilişkin belgeler ve varsa tescil krokisi, komşu parsel tutanak ve dayanaklarının getirtilmesi ve revizyon görmemiş ise neden revizyon görmediğinin sorulması, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yöreye ait en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden eksiksiz olarak getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi veya mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen bilirkişi yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü, ağaçların yaşı, cinsi, sayısı, kapalılık durumu, çevresi, incelenmeli, çekişmeli taşınmazın eylemli durumu incelenerek değerlendirilmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ve taşınmazların orman içi açıklık olup olmadığını değerlendirecekleri, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, dava 10 yıllık hak düşürücü sürede tapuya dayanarak orman kadastrosunun iptali ve tapu iptali ve tescil istemi ile açıldığına göre, dayanak tapu ve vergi kayıtları ve varsa krokilerinin yerel bilirkişiler ve tanıklar yardımı ile komşu parsel tutanaklarından da yararlanılarak yöntemince gereği gibi zemine uygulanıp, kapsamı tam olarak belirlenmeli, dayanak kaydın revizyon gördüğü parseller var ise bu parsellerin yüzölçümü de düşülmek suretiyle, tapu kaydının 4785 sayılı Kanun kapsamında hukukî değerini yitirip yitirmediği ve sunulan kayıtlar ile davacılar arasında akdi veya ırsi halefiyet bulunup bulunmadığı belirlenip, sunulan kayıtların tapu niteliğinde olup olmadığı da mahkemece tartışılıp araştırılarak, dayanak tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazlara uymadığı belirlendiği takdirde şimdi olduğu gibi davanın reddine, tapu kaydının uyması durumunda ise oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı S.. S.."nın temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 01/12/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.