Esas No: 2022/3745
Karar No: 2022/5011
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/3745 Esas 2022/5011 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Çorlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen ihyaya ilişkin davada, ilk derece mahkemesi davayı reddetmiş, ancak davacı vekilinin istinaf başvurusu sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi davanın kabulüne karar vermiştir. Davalı vekili tarafından yapılan temyiz başvurusu ise Bölge Adliye Mahkemesi tarafından reddedilmiştir. Ancak Ticaret Sicil Müdürlüğünün yasal hasım olması sebebiyle, davalının temyiz başvurusunun esasını inceleyecek yer ilgilidir. İhkaya ilişkin nihai kararın Bölge Adliye Mahkemesi tarafından esastan verildiği belirtilmiş, ancak ihya gerekçesi uygun görülmemiştir. Ancak davacıların terk edilen şirketin ortağı ve temsilcisi olduğu ve şirketin tasfiye edilecek malvarlığı bulunduğu için, Geçici 7/15 maddesi uyarınca 10 yıllık süre içinde davanın açılmış olması sonucu doğru bulunmuştur. Bu sebeple davalının temyiz istemi reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şunlardır: 6102 sayılı Yasa'nın Geçici 7. maddesi, TTK Geçici 7/1-b, 7/16 maddesi, Geçici 7/15 maddesi, HMK'nın 355 vd. maddeleri, HMK'nın 370/1. maddesi ve HMK'nın 372. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Çorlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 09.06.2021 tarih ve 2020/239 E. - 2021/200 K. sayılı kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nce verilen 24.03.2022 tarih ve 2022/379 E. - 2022/457 K. sayılı kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine verilen temyiz isteminin reddine dair 28.04.2022 tarihli ek kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Dava, dava dışı şirketin ihyası talebine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvuru üzerine Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne kesin olarak karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından bu karara karşı temyiz başvurusunda bulunulmuş ise de, Bölge Adliye Mahkemesince 28.04.2022 tarihli ek kararla, kararın kesin olarak verildiği, bu kararın temyizinin mümkün olmadığı gerekçesi ile temyiz başvurusunun reddine karar vermiş, ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının istinaf edilmesi üzerine kararın kaldırılması suretiyle şirket ihyası talebinin kabulüne yönelik verilen 24.03.2022 tarihli kararın kesin olduğundan bahisle 28.04.2022 tarihli ek karar ile davalının temyiz başvurusunun reddine karar verilmiş ise de, Dairemizin yerleşmiş kararlarına göre Ticaret Sicil Müdürlüklerinin, 6102 sayılı Yasa'nın Geçici 7. maddesine göre açılan ihya davasında yasal hasım olması ve açılan davada da İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün davalı olarak gösterilmesi sebebiyle, açılan dava çekişmesiz yargıya tabi olmadığından davalı ... vekilinin 28.04.2022 tarihli ek kararın temyizi isteminin kabulü ile ek kararın kaldırılarak davalı ... vekilinin asıl karara yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesi gerekmiştir.
2-İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai karar ile ilgili olarak şirketin terkini, TTK Geçici 7/1-b, 7/16 maddesi ile 30.12.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan münfesih şirketlerin Ticaret Sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin tebliğ hükümlerine ve Geçici 7/15 maddesine uygun bulunmakla Bölge Adliye Mahkemesi'nin ihya gerekçesi yerinde olmamakla birlikte, davacıların terkin edilen şirketin ortağı ve temsilcileri olmaları, şirketin tasfiye edilecek malvarlığının bulunması sebebiyle Geçici 7/15 maddede öngörülen 10 yıllık süre içinde davanın açılmış olmasına göre sonucu itibariyle doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 370 maddesi gereğince değişik gerekçe ile onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no.lu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin ek karara yönelik temyiz isteminin kabulü ile 28.04.2022 tarihli ek kararın KALDIRILMASINA, (2) no.lu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, davalıdan temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 20/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.