4. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/1342 Karar No: 2011/1427 Karar Tarihi: 16.02.2011
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/1342 Esas 2011/1427 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2010/1342 E. , 2011/1427 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 23/06/2008 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/11/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ile davalı ... vekili ve davalı ... Sağlık Ürünleri ve Hiz. A.Ş vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, trafik kazasından doğan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davacılar ve davalılar tarafından temyiz olunmuştur. Borçlar Yasası"nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir. Olayın oluşu, tarafların sosyal ekonomik durumu ile yukarıda açıklanan ilkeler gözetildiğinde davacı ...’in aynı kazada kayınpederinin ölümü ile kendisi ve eşinin yaralanması nedeniyle 25000TL, davacı ... için eşinin ölümü ile kızı ve damadının yaralanması nedeniyle hüküm altına alınan 20000 TL manevi tazminat fazladır. Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden davacı ... için manevi tazminat miktarının 15000TL’ye ve davacı ... için manevi tazminat miktarının 10000 TL’ye düşürülerek HUMK 438. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : 1-Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle hükmün 1.fıkrasında yer alan manevi tazminat miktarına ilişkin “…25000TL…” ve “…20000TL…” rakamlarının silinerek sırasıyla yerlerine “…15000TL…” ve “…10000TL…” rakamlarının yazılmasına, 2-Bununla bağlantılı olarak yargılama harcına ilişkin olarak hükmün 2. fıkrasında yer alan “…3780TL…” rakamının silinerek yerine “…2700TL…”, “bakiye…2565TL…” silinerek yerine “…1585TL…” rakamının yazılmasına, davacıların tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddi ile kararın düzeltilmiş bu biçimi ile ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacılara yükletilmesine ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/02/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.