4. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/14529 Karar No: 2011/1414 Karar Tarihi: 16.02.2011
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/14529 Esas 2011/1414 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2010/14529 E. , 2011/1414 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Gaz. A.Ş ve diğerleri aleyhine 09/08/2006 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 12/03/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davacı, Zaman gazetesinin 15.07.2006 günlü sayısında “Yan komşu panjurdan rahatsız olunca, olay mahkemeye taşındı” başlığı altında yayımlanan haberin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu belirterek, davalı yanın manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir. Davalılar ise, davacı ile dava dışı komşusu arasında yaşanan ilginç kavgaya ilişkin olan haberin görünür gerçekliğe uygun bulunduğunu ileri sürerek, istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Yerel mahkemece, haberde yer alan olguların iddia olduğunun belirtildiği, başka kişiler tarafından davacıya söylenen sözlerin yayımlandığı, küçük düşürücü anlatımlara yer verilmediği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Dava konusu edilen Zaman gazetesinin 15.07.2006 günlü sayısında; balkonuna taktırdığı panjur ile deniz manzarasını kapattığı dava dışı komşusu ile davacı arasında yaşanan kavga ve gelişen olayların anlatıldığı, dava dışı komşular tarafından kavga sırasında davacının “…neredeyse her dairede panjurun bulunduğu sitede oturan ve akli dengesinin yerinde olmadığı iddia edilen Alman vatandaşı ...…” biçiminde sözler söylediğine, iddia olarak da olsa, yer verildiği anlaşılmaktadır. Dava konusu haberde yer alan sözlerin üçüncü kişiler tarafından söylenmiş olması, Basın Yasası"nda belirtilen sorumlular yönünden hukuka uygunluk nedeni olarak kabul edilemez ve sorumlu durumunda olanları sorumluluktan kurtarmaz. Yerel mahkemece, dava konusu edilen sözlerin, kişilik haklarına saldırı oluşturduğu benimsenerek, davacı yararına uygun bir tutarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle istemin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/02/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.