23. Hukuk Dairesi 2011/4862 E. , 2012/4487 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki birleşen tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili asıl ve birleşen davada, müvekkilinin üyesi olduğu birleşen dava davalısı kooperatifin 29.06.2003 tarihli kur’asında 186 ada, 9 parseldeki taşınmazın 252 m²’sinin davacıya isabet ettiğini, ancak hiçbir sebep yokken ferdileştirme işlemi ile taşınmazın davalılar ... ve ... adına ½’şer hisselerle tescil edildiğini ileri sürerek, davaya konu taşınmazdaki tapunun iptali ile kur’a zaptındaki hissesi oranında müvekkili adına tescil edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ... ve ..., taşınmazın ferdileştirme işlemiyle kendi adlarına tescil edildiğini, bir yanlışlığın olması durumunda sorumluluğun kooperatife ait olduğunu, davacının kooperatiften zararını istemesi gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu taşınmazın kur’a işlemi sonucunda davacıya isabet ettiği, davacının üyeliğinin devam ettiği, taşınmazın ferdileştirme işlemi ile davalılar adına tescil edilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, davanın ve birleşen davanın kabulü ile taşınmazın davalılar ... ve ... adına olan tapusunun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Kararı, davalılar ... ve ... temyiz etmiştir.
1) Dava ve birleşen dava, kur’a sonucu kooperatif üyesine tahsis edilen taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir. Kooperatif ile ortakları arasındaki davalarda, HUMK’nun 17. maddesi ( 6100 sayılı HMK"nun 14/2. maddesi ) gereğince, kooperatifin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin ve kesin olup, yargılamanın her aşamasında re"sen göz önüne alınır. TMK" nun 51. maddesine göre hükmi şahsın ikametgahı, anasözleşmede aksine hüküm bulunmadıkça muamelelerinin yürütüldüğü yerdir. Somut olayda, davalı kooperatifin ticaret sicil kayıtları ... Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden getirtilmiş, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/97 esas, 2010/55 karar sayılı dava dosyasında da davalı kooperatifin ... Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne kayıtlı olmadığı, 483 sicil numarası ile ... Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne kayıtlı olduğu görülmüş ise de, dava tarihi itibariyle kooperatif merkezinin değişip değişmediği dosya kapsamından anlaşılamamaktadır.
Bu durumda, mahkemece davalı kooperatifin anasözleşmesi ve ticaret sicil kayıtları getirtilerek, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında dava tarihindeki kooperatif muamele merkezi duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, kamu düzenine ilişkin yetki hususu gözetilmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
2) Bozma nedenine göre, davalılar ... ve ...’in temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda ( 1 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, ( 2 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar ... ve ..."in temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, adı geçen davalılardan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 29.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.