MAHKEMESİ : Sulh Ceza Mahkemesi


Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
1) Duruşmanın tensiben bırakıldığı 26.03.2013 tarihinde, duruşma saatinde duruşmaya ilk önce sadece mağdur.... zorunlu vekilinin katılması ve sanıktan şikayetçi olduklarını davaya katılmak istediklerini beyan etmesi üzerine, mahkemenin mağdur...."ın suçtan zarar görme olasılığı nedeniyle davaya katılan, vekilinin ise davaya katılan vekili olarak duruşmalara kabulüne, yine usülüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmaya gelmeyen sanığın, mağdurun ve mağdurun babası olan müştekinin zorla getirme kararı ile duruşmaya getirtilmesine karar verilerek, duruşmanın 22.05.2013 tarihine ertelenmesine karar verilerek duruşma gününün ileri bir tarihe ertelediği halde, aynı gün duruşmadan sonra sanığın gelmesi üzerine bu kez katılan mağdur vekilinin hazır bulunmadığı bir sırada resen yeniden duruşma açıp sanığın savunmasını alarak, müşteki, katılan mağdur ve katılan vekilinin şikayet ve delillerini dinlemeden, yine olayın sınıfta derste gerçekleştiği iddia edildiğinden sınıfta olayı gören öğrencilerin açık kimlikleri tespit edilip tanık sıfatıyla beyanları alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Mağdurda tespit edilen yaralanma bulguları dikkate alındığında mezkur raporun hükme esas alınacak yeterlilikte olmadığı gözetilmeden, yine mağdurun sanığın kendisine sopa ile vurarak yaraladığını beyan etmesi karşısında, mağdurdaki yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321 maddesi uyarınca, BOZULMASINA, 10.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.