18. Ceza Dairesi 2015/28048 E. , 2016/5812 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Sanığa yükletilen yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı ve sanık ...’nün temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye uygun olarak, “TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılması" biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- İnfaz koruma baş memuru olan ..."in olay yerine gelerek mazgalı açıp ne olduğunu sorması üzerine, sanığın "hep bu işler senin başının altından çıkıyor, senin ananı avradını sinkaf ederim" diyerek bağırdığı, durumun görevlilerce nöbetçi müdür ..."a iletildiği, mağdur ..."ın olay yerine geldiği, yine mazgaldan ne olduğunu sorduğu, daha sonra, mağdur ..."ın mazgalı kapatmasını söylediği, mazgalın kapanmasından hemen sonra sanığın dışarıda bulunan görevlileri kastederek "anasını avradını sinkaf ettiğimin çocukları" diyerek hakaret ettiğinin kabul edildiği somut olayda, sanığın mağdurlara kısa aralıklarla hakaret etmesi karşısında, sanık hakkında temel ceza belirlendikten sonra TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, ayrı ayrı iki kez mahkumiyet kararı verilmesi,
2- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
3- Hakaret suçunun aleni olmayan cezaevi koridorunda işlenmesine karşın, TCK"nın 125/4. maddesi uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23.03.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.