19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1801 Karar No: 2017/11022 Karar Tarihi: 13.12.2017
5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/1801 Esas 2017/11022 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında 5846 sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun ilgili karaına göre, bu suçta mağdur doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğundan tüzel kişiler suçtan zarar görmüş olsalar da mağdur sayılmazlar. Bu nedenle mahkeme kararında da belirtildiği üzere, meslek birliklerinin şikayetçi olmaları da durumu değiştirmez. Sanığın daha önce benzer suçlar nedeniyle hüküm giydiği dosyalar da mevcut olup, hakkında TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı da tartışılmalıdır. Bu sebeple mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddesi 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'dur. Ayrıca, TCK'nın 43/1. maddesi de kararda yer almaktadır.
19. Ceza Dairesi 2016/1801 E. , 2017/11022 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu, 5237 sayılı TCK’nın hazırlanmasında esas alınan suç teorisine göre bu durumda tüzel kişiler suçtan zarar gören olmalarına rağmen suçun mağduru sayılmayacağından meslek birliklerinin şikayetçi olması halinde de durumun değiştirmeyeceği cihetle; UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylemler nedeniyle, sanık hakkında, -Bakırköy 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 09/01/2014 tarih ve 2012/911 esas, 2014/17 sayılı kararı ile verilip Dairemizin 2015/33580 sayılı esası ile aynı gün incelemesi yapılan, -Bakırköy 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 26/06/2014 tarih ve 2013/774 esas, 2014/542 sayılı kararı ile verilip Dairemizin 2016/2974 sayılı esası ile aynı gün incelemesi yapılan, -Bakırköy 2. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 31/03/2014 tarih ve 2014/180 esas, 2014/363 sayılı kararı ile verilip Dairemizin 2015/32708 sayılı esası ile aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmalarına karar verilen dava dosyalarının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında; Anılan dosyalar getirtilip incelenerek suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 13/12/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.