Esas No: 2021/1201
Karar No: 2022/5106
Karar Tarihi: 21.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1201 Esas 2022/5106 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı banka, davalıya verilen bir kredi kartı borcunun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalini ve icra inkar tazminatı talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davayı reddetmiş, davacı vekili karara istinaf etmiştir. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi de istinaf başvurusunu reddetmiştir. Temyize giden davacı vekili, Adli Tıp Kurumu raporuna göre, sözleşmedeki imzanın davalının eli ürünü olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, konusunda uzman bir bilirkişi heyetine inceleme yaptırılması gerektiği sonucuna vararak kararı bozmuştur.
Kanun maddeleri: İcra ve İflas Kanunu (İİK) madde 62, Türk Medeni Kanunu (TMK) madde 2.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Çorum Tüketici Mahkemesince verilen 27.10.2020 tarih ve 2019/95 E- 2020/206 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.01.2021 tarih ve 2020/1641 E- 2021/46 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı ile davalı arasında kredi kartı sözleşmesi imzalandığını ve davalıya sözleşmeye istinaden kredi kartı verildiğini, kart borçlarının ödenmemesi üzerine davalıya ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen borçların ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, kredi kartına ilişkin sözleşmedeki yazı ve imzaların davalıya ait olmadığını, söz konusu kredi kartının davalıya teslim edilmediğini, kredi kartının davalı tarafından kullanılmadığını belirterek, davanın reddini ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davaya konu sözleşmedeki imzaların kuvvetle muhtemel davalıya ait olduğu, yazıların ise davalıya ait olmadığı tespit edildiği, sözleşmedeki imza ve yazıların davalının eli ürünü olduğu kesin olarak tespit edilemediğinden ve yine davacı bankanın 20.05.2019 ve 23.07.2019 tarihli yazıları dikkate alındığında kredi kartının davalıya değil dava dışı 3. bir kişiye teslim edildiği anlaşıldığı gerekçesiyle davanın ve davalının kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, davacı tarafından kredi kartının usulüne uygun olarak davalıya teslim edildiğine dair belge sunulamaması, kartın 3. kişiye teslim edildiğinin anlaşılması ile gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kredi kartından kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yargılama sırasında aldırılan 11/08/2020 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda davaya konu kredi kartı sözleşmesindeki imzasının kuvvetle muhtemel davalının eli ürünü olduğu bildirilmiştir. Sözleşmedeki imzanın davalıya ait olup olmadığı hususunda kesin bir kanaata varılabilmesi için konusunda uzman bir bilirkişi heyetine inceleme yaptırılıp alınacak rapor doğrultusunda bir karar verilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan imzanın davalıya ait çıkmasa bile halinde, davaya konu kredi kartının davalıya teslim edilmediği anlaşılmış ise de söz konusu kart ile daha önce veya sonra davalı tarafından harcama yapılıp yapılmadığı, yine önceki dönemlere ilişkin bankaca gönderilen hesap ekstrelerinin kim tarafından nasıl ödendiği, ödeme olup olmadığı hususlarının bankacılık konusunda uzman bir bilirkişi aracılığıyla banka kayıt ve defterlerinin incelenmesi ve varsa bu ödemelerin bu hesaba icazet anlamına gelip gelmediği hususları tartışılmak suretiyle tespit ettirilerek alınacak bilirkişi raporu doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 21/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.